2. Dünya Savaşından sonra ABD Batılı ülkeleri ekonomik ve askeri bakımdan kontrolü altına aldı. İngiltere, Almanya, Fransa, Belçika, Avusturya, Yunanistan, Hollanda gibi ülkeler kul olmayı, dışarıdan yönetilmeyi kabul ettiler.
1945’ten sonra Rusya tehlikesini bahane eden Sabetaycı, Pakraduni, Mason, mandacı, Beyaz Türk tayfası da bu toprakların idaresinde ABD’ye geniş rol vermeyi içlerine sindirdiler.
45’ten sonra her işimizi ABD’nin talimatnameleriyle icra etmeye başladık. Sağcı, sahte solcu, sahte liberal, muhafazakâr, İslamcı, milliyetçi, ırkçı, faşist, sosyalist, komünist görünümlü yığınla ileri gelen Amerika’nın sunduğu havuçlara (rüşvetlere, avantalara, ganimetlere) atlayıp ülkenin öz varlıklarını bir bir elden çıkardılar.
Osmanlı, yabancı ülkelere aşırı derecede kapitülasyonlar verdi. Pazarını sonuna kadar İngiliz, Fransız, Alman mallarına açtı. Bu uygulamadan dolayı 200 sene içinde borç batağına sağlanıp battı.
1923’te kurulan yeni Cumhuriyet 20-25 yılın ardından yeniden haydut ABD’nin, İngiltere’nin, Fransa’nın ağlarına gönüllü olarak kapıldı.
1945’ten 1950 yılına kadar olan 5 yıllık dilimde ülkenin yönetimi CHP’nin elindeydi. Bu partinin önde gelenleri, etkili isimleri Mason ve Sabetaycıların Karakaş koluna mensup kişilerden oluşuyordu.
45-50 yılları arasındaki politik kararların Atatürkçülük ile ilgisi yoktur. Halkı uyutmak için heykel, rozet, gardrop Atatürkçülüğü filmi oynatılmıştır.
14 Mayıs 1950’den 27 Mayıs 1960’a kadar iktidarda kalan Demokrat Parti (DP), Sabetaycıların Kapancı koluna mensup aynı zamanda Mason kişilerin kontrolünde idi.
DP’nin Başbakanı Adnan Menderes, İzmir Amerikan Koleji, İsviçre Lozan Üniversitesi mezunudur. Aydınlı bir toprak ağası olan ailenin ferdidir. Esas adı Ali Adnan Ertekin’dir. Özel yaşantısı çok anormal manzaralar içermektedir. Cumhurbaşkanı Celal Bayar ise Bursa Alyans İsrailit Koleji mezunu, 33. dereceden Masondur.
1947 yılında Türk ordusunun 16 subayı (Alparslan Türkeş, Turgut Sunalp, Daniş Karabelen, Ahmet Yıldız, Mucip Ataklı, Suphi Karaman, Faruk Ateşdağlı, Refik Tulga vb.) ABD’de 6 aylık kontrgerilla (Gladyo, SüperNato) eğitimi görmüştür. Bu askerler kurstan sonra ABD’nin desteğiyle çok hızlı terfi etmişler ve hep kritik kademelerde görevlendirilmişlerdir. 27 Mayıs 1960’ta yapılan darbenin başrollerinde bu 16 subay vardır.
27 Mayıs darbesinden sonra ordudaki milli duruşlu, gerçek vatansever, Atatürkçü yüzlerce subay zorunlu olarak emekliye sevk edilmiştir. Bu uygulamayı ABD talep etmiştir.
1960-80 arası iktidara gelenler, ülkenin yol haritasını belirleyenler, kamu kaynaklarını hesapsızca yağmalayanlar, eğitimi içeriksizleştirenler tamamen Sabetaycı (Kapancı), Sabetaycı (Karakaşçı) ve Pakradunilerden oluşmaktadır. Kimisi sağcı, kimisi solcu, kimisi dinci rolü oynamışlardır.
12 Eylül 1980’de darbe yapan askerlerin tümü ABD yanlısı, NATO sevici, sahte Atatürkçü tiplerdir. Amerika’nın her emrine itaat etmişlerdir.
1983 yılında ileri derecede Amerikancı Turgut Özal iktidara gelmiştir. 1983’ten bugüne kadar yönetimde olan “ideoloji” ABD ile yüzde 99,9 oranında uyumludur. Son 40 yılda ABD’nin aleyhine hiçbir icraat söz konusu olamamıştır.
85 milyon insanın yüzde 15-20’lik dilimi refah içinde yaşadığından, bunlar için ülkenin öz varlıklarının dış güçlerin eline geçmesinden ötürü bir tasası yoktur. 10-15 milyonluk kitle ülkenin toplam servetinin yüzde 70’ini kontrol etmektedir. 60-65 milyonluk toplum kitlesi gerçek demokrasiyi talep etmediği sürece kötü gidişat olumluya dönmeyecektir.
Okumayan, sorgulamayan toplumlar tarihsel gerçekleri tam olarak tasvir edemezler. Demokrasiyi de kuramazlar.
Ali Özdemir
0505 220 83 85
https://erdemyayinevi.github.
27.05.2025