Sahi, neydi Aile ?...
Toplumun, mihenk taşıydı.Bir avuç, huzurun adıydı.
Zor günlerin, umuduydu aile.
Karanlık bile olsa,her yolun sonu yine aileye çıkardı.
Çünkü, o yolun sonunda yüreği şefkat ve merhamet dolu bir anne olurdu.
Çoğu zaman, bakışları sert ama, sevgisi ile bize zırh olan baba olurdu.
Ama, herşeye rağmen kardeş dayanışması olmazsa, olmazımızdı.
Peki sonra ne oldu?...
Olanlar oldu.
Bir ağacı yok etmenin en kolay yolu, öncelikle onun köküne zarar vermektir.
Susuz bırakırsınız, sonra dallarını kırarsınız ve nihayetinde o koca çınar gün olur kendiliğinden yıkılır.
İşte inandığımız, güvendiğimiz ve toplumumuzu ayakta tutan, en büyük güç olan aile olgusunu da böyle yıkmaya çalışıyorlar.
Ekonomik yoksunluklar, ahlaki erezyon, sosyal medya algıları, bilinç altında aile yapısını hedef alan TV programları, sapık cinsel tercihler, yalnızsan mutlusun savsatası vs. Aile bütünlüğüne o kadar çok zarar veriyor ki...
Aile ve Sosyal Hizmetler bakanlığımız, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın oluru ile 2025 yılını "Aile Yılı " olarak kabul etti.
Bu kapsamdaki çalışmaları da, toplumun gündemindedir ve dikkate değerdir.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız, Sayın Mahinur ÖZDEMİR GÖKTAŞ'a açık çağrımdır...:
Sadece 2025 yılı kapsamında değil, özellikle önümüzdeki yıllarda da, Aile kuramına daha fazla önem verilmeli.
Kamuda çalışan yaklaşık altıyüz bin 4/D statüsündeki işçi arkadaşıma acilen,TAYİN HAKKI verilmelidir.
Maalesef eşi Sivas'da çalışırken, kendisi de Bursa'da çalışmakta olan binlerce arkadaşımız var.
Bu kardeşlerimiz "AİLE " olmanın birliğini ve bütünlüğünü yaşamaktan uzaklar.
Özellikle, Sağlık bakanlığı'nda ve Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı'nda yetkili olan Hak İş konfederasyonuna bağlı, Öz Sağlık İş Sendikası etkisizdir, beceriksizdir ve Sessizdir.
Aile, bir çadırdır içerisinde sevgi ile ısınan.
Sayın bakanım, bu çadırda bir mum ışığı olmanız umudunu taşıyorum.
Çünkü AİLE herşeydir.
Murat İLERİ