DEPREMİN ACI GERÇEĞİ… MADENCİLERİN DAMGASI…

Ülkemiz 6 Şubat tarihinde sabah saat 04.17 de 11 ili kapsayan iki kez üst üste çok büyük bir deprem yaşadı. Asrın felaketi olarak adlandırılan bu korkunç depremde 45 bine yaklaşan vatandaşımızın enkaz...

Abone Ol
“Deprem öldürmez, bina öldürür” gerçeği de bir kez daha net bir şekilde görüldü. Binaları sağlam olmayan vatandaşlarımız yıkıntılar altında kalıp hakka yürümesi hepimizin yüreğini yaktı. Ayakta kalan binalar da gösterdi ki, deprem ülkesi olduğumuz ve asla ihmal edilmemesi gereken yapıların bundan böyle 7-8 şiddetindeki depremlere dayanıklı yapılması şart oldu. Bu kadar büyük acılar bir daha olmamalı. Ders alınmanın zamanı çoktan geldi geçti. Depremin bir başka acı yüzü de evleri-yuvaları başlarına yıkılan vatandaşlarımızın deprem sonrası yaşadıkları o korkunç travmalar fotoğraflara işte böyle yansıyınca ve o masum yavrunun karton kutunun içinde hepimizin yüzüne bakarcasına mesaj vermesi ve hayata tutunmaya çalışması o binaları para hırsıyla malzemelerden çalarak yapanların, yuvaların yıkılmasına sebep olan müteahhitlerin yüzüne şamar gibi insin. Tabi utanacak yüzleri varsa… KAHRAMAN MADENCİLERİN DAMGASI Asrın felaketinde ülke olarak duyduğumuz büyük üzüntüde yıkılan binalara ve altından çıkartılan cenazelerin acısını yüreğimizde hissederken kahraman madencilerimizin de çok kritik tehlikeli enkazların altından canlarını düşünmeden canlar kurtarmaları da sevincimize sevinç kattı. Her kurtarılan bir cana ne kadar sevindiğimizi anlatamam. Sevinç ve gözyaşlarımız birbirine karıştı. Acıların şehri olarak bilinen grizu patlaması, göçük vs. gibi kazalarda hayatını kaybeden madencilerimiz hiç gözünü kırpmadan 350 canlıyı profesyonel çalışmalarla göçük altından çıkartmayı başardı ve tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de övgüyü hak etti. “Kahraman Madencilerimizin damgası” ocaklarda olduğu gibi deprem felaketinde de ön plana çıktı. Böylesine önemli bir konumda başarılara imza atan Zonguldak’lı madencilerimizin kömür üretiminde hala norm kadronun altında çalıştırılması ve ocaklara işçi alınmaması düşündürücüdür. Bir an önce bu konu da göz önünde bulundurularak madenlere mutlaka en azından 5 bin işçi alınması şart olmuştur. Sayın Devlet yetkililerimizin bu sıkıntıyı bir şekilde çözmesi gerekmektedir. Madencilerimizin bu önemli insani katkısı ve Zonguldak halkının da büyük bir dayanışma içinde olarak depremzedelere her anlamda yardım etmesi de birlik-beraberlik anlamında örnek teşkil etmiştir. Allah bir daha böyle acı dolu depremlerden, felaketlerden ülkemizi ve tüm insanlığı korsun. Kalın sağlıcakla…   YAZAN: MUSTAFA EMEN