Yıllar öncesinde dünyada her şey mevsim kurallarına göre normal şekilde devam ederdi. Dört mevsim
olarak yaşadığımız (İlkbahar-Yaz-Sonbahar-Kış olarak) adlandırılan mevsimlerden eser kalmadı. Yaz
yazlığını, kış da kışlığını yapmaz oldu.
Bazı bölgelerde aşırı yağmurlar, seller, bazı bölgelerde 3-4 metreyi bulan kar yağışı, bazı bölgelerde
40-50 dereceleri bulan sıcaklar sebebiyle insanların yaşantısı allak bullak olurken, bazı bölgelerimizde
de aylardır yağmur damlası dahi düşmezken topraklarımız kuraklık sebebiyle çölleşmeye başladı. Hal
böyle olunca da su kaynaklarımız kurumaya ve böyle giderse de su sıkıntısı kapılarımızı çalmaya
başladı demektir
ORMANLARIMIZ YANIYOR KÜL OLUYOR
İfade ettiğimiz üzere dünyamızın her köşesinde çok ilginç ve garip şeyler olmaya başladı. Önceden
orman yangını diye üzücü olayları çok az yaşardık ve böylesine korkunç ve devasa yangınlara da şahit
olmazdık. Ama gelinen noktada ve aşırı sıcakların da başlamasıyla en küçük bir kıvılcımın dahi barut
fıçısı gibi kupkuru olan güzelim ormanlarımızın yanışını ekranlardan izlerken bizlerin de ciğerlerimiz
yanıyor ve kahroluyoruz.
Çok dikkatli olmamıza ve yetkililerimizin sürekli olarak uyarılarına rağmen bazı kendini bilmez
sorumsuzlar ve bazen de kasti olarak hainlerin yaktığı cennet vatanımızın ormanları ve geleceğimiz de
cayır-cayır yanıp maalesef kül olup gidiyor. Bizler de bütün bu olanları televizyon haberlerinde film
izler gibi izliyoruz.
İSRAİL DEVLETİNİN AZGINLIĞI
Dünyada ve ülkemizde böylesine içimizi de yakan üzücü olaylar yetmiyormuş gibi bir de gözü dönmüş
Müslüman düşmanı ABD’nin jandarması Siyonist İsrail tüm Ortadoğu ülkelerinde planlı şekilde
saldırmaya başladı.
Dünyanın en güçlü devleti olarak bilinen ABD’den ürken İslam ülkeleri de İsrail’in bu acımasız
saldırıları karşısında sessizliğini korurken ve en küçük bir tepki vermekten uzak durmaya devam
ederken bütün bunlara tek karşı çıkan ülke de Türkiye Cumhuriyeti Devleti olmaya devam ediyor.
Müslüman Filistin halkı çoluk çocuk, yaşlı, kadın erkek demeden bombalar altında can vermeye
devam ediyor ve Gazze’de taş üstünde taş kalmazken bir de açlıktan her gün çocuklar ölüyor. Bir
çuval un alabilmek ve çocuklarının karnını doyurabilmek için analar-babalar canları pahasına hayatta
kalma mücadelesi vermeye çalışıyor. İnsani yardımlar dahi katil İsrail Devleti tarafından engellenmeye
devam ediyor.
Böyle bir dünyada her türlü olayların olması da yaşadığımız dünyada altta kalanın canı çıksın örneği
yaşanmaya devam ediyor. Fakat bu acımasızlığın ve insanlığın daha ne kadar ayaklar altında
kalacağının ne zaman biteceği ise belirsizliğini korumaya devam ediyor.
SU SAVAŞLARI MI GELİYOR?
İsrail’in Ortadoğu’da başlatmış olduğu ve Filistin’den başlayarak diğer ülkelere planlı şekilde yaymaya
çalıştığı kanlı savaşın dünyamızı nereye götürdüğü tedirginlikle izleniyor. Aşırı sıcaklar, orman
yangınları, savaşlar, seller ve her türlü doğa felaketleri derken çok yakında tüm dünyada su
savaşlarının da başlayacağı uzmanlarca ısrarla ifade ediliyor. Çok dikkatli ve uyanık olmamız gereken
günlerden geçiyoruz. Böyle bir acımasız dünyada diyeceğimiz tek dua ise “ALLAH SONUMUZU HAYIRLI
ETSİN” diyerek nokta koyalım.