Güzel işler yapanlar ödüllendirilmeli..

2022 yılı haziran ayında, Ak Parti seçim işleri toplantısında gerçekleşen ve çok hoşuma giden “bakmak ve görmek” arasında ki farkı değerlendirmek istiyorum.

Abone Ol

Eğitim ve iş hayatımızda çeşitli zorluklarla ve adam kayırmacılıklarla karşılaştık. İşini en iyi yapanın ödüllendirilmesi gereken durumlarda en iyi yağ yakanların ayın, yılın personeli seçildiğine de şahit olduk. Başarılı ve özverili çalışanlarımızı yılın personel adayı olarak önerdiğimizde “kaşının üstünde gözü var” denilerek listeden çıkarılmaya çalışıldığına şahit olduk..

Yüzümüze “ekibiniz çok iyi, çok yoğun sezonu hatasız kapattınız” denilirken iş çalışanlarımıza iyi ücret istemeye gelince işimizin çok hafife alındığına şahit olduk.

Oysa güzel işler yapanlar ödüllendirilmeli, değil mi?

Tiktok da karşıma şu sözleri içeren bir video çıktı.

“güzel işler yapan insana şaşırmak lazım, değil mi?

Şaşırın!

ve takdir etmek lazım..

Sen bunu nasıl yaptın,

Nasıl yapıyorsun,

Gel bir daha yap, demek lazım.

Bizde tuhaf bir şey oluştu, sanki herkes birbirine başarısız olsunmuş gibi davranıyor, bir saygısızlık, bir sevgisizlik varmış gibi hissediyorum...”

Siyasette benzeri adaletsizliklerle dolu. Ancak bazen öyle bir zaman geliyor ki istatistikler sizin başarınızı görmek istemeyenlerin gözlerine gözlerine sokuyor!

Neymiş bu başarı hemen anlatmaya başlayalım.

Bundan tam üç yıl önce haziran 2022 de, seçim işleri başkanlığının düzenlediği bir eğitim toplantısına seçim işleri başkanımla beraber katılmıştım. Genel merkez seçim işleri başkanı sn Ali İhsan YAVUZ da katılmıştı bu toplantıya.

O gün o toplantıda 2019 seçimleri değerlendirilirken 2023 Genel ve 2024 yerel seçimlerinin de hazırlığı teşkil ediyordu.

Projeksiyon cihazından perdeye yansıyan verileri divan da bulunanlar değerlendiriyordu. O değerlendirmelerde bir isim ortaya çıktı.

Bu isme gelmeden önce sn Ali İhsan Yavuz’un o konuşmasının cümlelerini buraya yazacağım.

“... Zonguldak o seçimde çok daha iyi olmak zorunda idi. Bak, merkezi tebrik ediyorum ben, Merkez ilçe başkanı nerede?,

- Buradayım dedi, salondan bir ses.

- O gün de merkez ilçe başkanı mıydın?

- Hayır, değildim.

- Kimdi?

Toplantı salonunun ön sıralarında oturan bir bayan

- “Mustafa Çağlayan”, dedi

......

Muhtemelen bu sorgulama toplantı sonrasında da devam etti. Mustafa Çağlayan soruldu, araştırıldı ve işini iyi yapan lakin görevden alınan bu eski merkez ilçe başkanı önce Zonguldak il teşkilat başkanı olarak sonra da il başkanı olarak ödüllendirildi.

Sen başarılısın, başarırsın, bir daha yaparsın dedi ve geçmişte ki başarıları kendine referans oldu ve İl başkanı oldu.

Peki o salonda, tabloya yansıyan o başarı analiz edilmemiş olsaydı, o gün Ali İhsan Yavuz bu detaya dikkat etmemiş olsaydı, o toplantı sonrası bu verilerin sahibinin peşine düşülmemiş olsaydı...

Bakmak ile görmek” arasında ki fark işte burada da ortaya çıkıyor.

İyi işler yapanı ödüllendirmek lazım. Başarısız olsun diye beklemek yerine başarılı olması için birlikte olmak lazım. Siyasette kişinin başarısı topluma yansır. Topluma yansıyan ülkeye yansır. Ülkeye yansıyan dünyaya yansır. Bir çivi bir nalı, Bir nal bir atı, bir at, bir komutanı, bir komutan bir ülkeyi misali..

Bugün Ak Parti muhalefette kaldığı Zonguldak ta nasıl temsil edilmesi gerekiyorsa sn Mustafa Çağlayan da öyle temsil ediyor.

Kendisinin de, istatistikler önüne gelmeden önce “işini iyi yapanları” görmesini ve takdir etmesini temenni ediyorum..