ZONGULDAK

İlker Kömürcü hikayesini anlattı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen 100. Yıl Marşı Yarışması'nda birinci seçilen marşın söz ve beste yazarı İlker Kömürcü marşın hikayesini anlattı.

Abone Ol

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen 100. Yıl Marşı Yarışması'nda birinci seçilen marşın söz ve beste yazarı İlker Kömürcü marşın hikayesini anlattı.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından 100. yıl etkinlikleri kapsamında "Yazma Sırası Sende!" başlığıyla beste yarışması düzenlendi. Proje’ye 400 eser katılırken bu eserler arasından İlker Kömürcünün eseri birinci olarak seçildi. 

Kömürcü, yazılan marşları dinlediğini ve kendisinin bunlardan daha iyi bir marş yapma hissi geldiğini evinin penceresinden baktığında Türk bayrağına bakarak ‘Parlayan Yıldızı Anadolunun’ diye mırıldandığını ve bunu marşa dönüştürme isteği olduğunu söyledi. Kazandığını öğrendiğinde inanmakta güçlük çektiğini belirten Kömürcü o kadar bestenin içinden seçildiği için büyük gurur duyduğunu belirtti. Ödülünü Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan alan Kömürcü, o gece heyecanının zirve noktasına çıktığını Bunun yüz yılda bir olacak olan bir olay olduğunu ve her  müzik insanın Hayalinde olan bir amaç, hedef olduğunu dile getirerek onur, gurur, mutluluk bunların hepsi çok yetersiz kelimeler dedi.

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Devlet Konservatuarı Müdürü Doçent Doktor İlker Kömürcü’nün konuşmalarından satır başları şu şekilde;”Ben Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Devlet Konservatuarı Müdürü Doçent Doktor İlker Kömürcü. Bu hikaye aslında şöyle başladı. Başlangıçta bir marş yapma düşüncem yoktu ama malum Cumhuriyetimizin 100. yılı  vesilesiyle pek çok marş ortaya çıktı bir marş enflasyonu oldu. Bunları dinlediğimde hep içimden bir his geliyordu yani ben bunlardan hani daha iyisini yapabilirim içinde böyle bir onu hissedersiniz. Kalbinizden gelen bir şeydir. Sizi o yöne yönlendiren, arkanızda itici güç olan şey ben iyi bir şey yapabileceğimi hissediyordum ve bu hissiyatla birlikte piyanonun başına geçtiğimde ilk dizeler hep aklımda vardı. Parlayan yıldızı Anadolu'nun evimin penceresinden baktığımda çok güzel bir Türk bayrağı var üniversitemizin diktiği. Bu Türk bayrağına bakarak hep aklımda olan yani evin içinde dolaşırken bile ona bakarak mırıldandığım dizelerle parlayan yıldızı Anadolu'nun piyanonun başına oturduğum zaman bunu marşa dönüştürme isteği oluştu ve bunun melodisi akabinde geldi. İlk başlangıç noktası bu oldu. Marşın tamamlandığı zaman gerçekten çok coşkulu bir marş olduğunu düşündüm. Güçlü bir marş olduğunu düşündüm. Türk milletinin coşkusunu karakterini, yüksek karakterini duygularını ifade edebilecek güçlü bir marş ortaya çıktı ve gerçekten bu güçlü marşıda  yarışmaya gönderme arzusu doğdu ve hikaye böyle başladı.

“O GECE HİSSETTİKLERİMİ ANLATMAK YETERSİZ KALIR”

O gece şöyle tabii ki bir noktadan sonra artık benim için o gece geldiğinde tabii heyecanın zirve noktasıydı. Bunu her zaman söylüyorum ama yüz yılda bir olacak olan bir şey yani. Her müzik insanın Hayalinde olan bir amaç, hedef. Bunun bana nasip olması tabii çok büyük bir gurur ama bunu söylüyorum yani onur, gurur, mutluluk bunların hepsi çok yetersiz kelimeler. O geceki duygularım aslında şuydu ben bu marşı çok yoğun hissiyatta, çok yoğun duygularla yazdım. O geceki duygum artık sanki bunu hani bir gemiyi yaptınız da denize bıraktınız gibi artık milletin beğenisine sunmuş olduk. Umuyorum milletin gönlünde hak ettiği yeri bulur. 

“KAZANDIĞIMI ÖĞRENDİĞİMDE İNANMAKTA GÜÇLÜK ÇEKTİM”

Yani birinci seçildiğimi öğrendiğimde öncelikle aslında inanmakta biraz güçlük çektim onu söyleyeyim. Gerçekten çok inandığım, güçlü bir marş olduğunu biliyordum ama yani binlerce marş yazıldı. Bütün müzik insanları bunun için kalem oynattılar, çaba sarf ettiler. Bu kadar insanın içerisinden benim marşımın seçiliyor olması çok büyük bir gururdu benim için. Gerçekten bir süre inanmakta güçlük çektim ama gerçekten Türk milletinin o birlikteliğini,beraberliğini, coşkusunu çok iyi anlatan, çok etkili bir marş olduğunu da inanıyorum. 

“SÖZ VE BESTECİSİ BENİM ORADA BİR YANLIŞLIK OLDU”

Şimdi sizin vasıtanızla onu da düzeltmiş olalım, ajanslarda haberler geçilirken söz yazarı İlker Kömürcü, Besteci Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası olarak geçti. O anda sunucular da bunu bu şekilde anons ettiler. Söz yazarı İlker Kömürcü Beste Cumhurbaşkanı Senfoni Orkestrası dediler. Ben ödülümü alırken Cumhurbaşkanımızdan rica ettim. Böyle bir yanlışlık var. Hani bunu düzeltebilir miyiz diye. Kendisi de sağ olsun kırmadı o anda düzeltmeyi yaptık ama  öyle zannediyorum tam net olarak anlaşılmadığı için daha sonra ajanslarda yine beste Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası olarak geçti. Bugün de hala bazı haberlerde var ve düzeltmeye çalışıyoruz bunu. İşin aslı marşın sözleri de müziği de bestesi de bana ait. Cumhurbaşkanlığı senfoni Orkestrası marşı düzenledi ve icrasında bulundu. Çok güzel bir düzenleme oldu, düzenleme Yusuf Yalçın'a aittir. Emekleri için teşekkür ediyorum ama doğrusu hem sözü hem müziği bana ait sahnede de Cumhurbaşkanımızda bunu söyledi.