Minik bir el elimi tuttu...

Abone Ol

İnanış ta köşe yazdığım yıllarda,esnaf arkadaşlar çocuk yuvasına kıyafet bağışı yapacaklarını söyleyip beni de davet ettiler.Yuvaya geldiğimizde bir de adaklık koç getirilmişti.Yuvanın arka bölümünde kesim yerine geldik,koçun gözleri bağlandı Tekbir getirmeye başladık ve minik bir el elimi tuttu.Çocukların arka bölüme geçmeleri yasaktı.Altı yaşlarında bir erkek çocuğu bekçiyi atlatıp kapıdan sıvışmış ve yanımıza gelmişti.Manzarayı görünce de korkudan benim elime yapışmıştı.Hemen götürüp bekçiye teslim ettim.Çocuğa birşey söyleme dedim.Yok abi dedi zaten korkmuş deyip çocuğu yukarı yolladı.Sonra buyurun çay içelim dedi,oturduk merak ettim bu yetimin hikayesi nedir diye sordum.İki aylıkken cami avlusuna bırakılmış.O yıllarda kameralar yok,Anne babasından hiçbir ize rastlanmamış.Bu çocuk bütün kadınlara Anne der dedi.Bu çocuktaki Anne hasretini hiçbir çocukta görmedim dedi.Bağış olayını haber yaptım.O güne kadar hiç şiir yazmamıştım,geçtim daktilonun başına, köşe yazısı niyetine Yetim Çocuğun ağzından bir şiir yazdım.

İSTENMEYEN BEBEK
-İstemeden doğururken,benden nefret etmişsin
-Emdirdiğin sütlerine,sevgisizlik katmışsın
-Bir lokmacık bebeğe,düşman gibi bakmışsın
-Bana vermediğin sevgi,ne işine yaradıki

-Bir kerecik sarılmana,Tanrıyı bile reddederdim
-Yeterki iste benden,Şeytana Tanrım derdim
-Cehennemin en dibine,gözümü kırpmaz giderdim
-Bana vermediğin sevgi,ne işine yaradıki

-Tanrı beni Adem gibi, topraktan yaratsaydı
-Anasız Babasız Yarsız,bir köyde yaşatsaydı
-Hiç çocuğun olmasaydı,sana beni aratsaydı
-Bana vermediğin sevgi,ne işine yaradıki


-Ahirette inşallah,bir Anneden yaratılmam
-Ölümsüz bir hayatta,sonsuza kadar kanatılmam
-Umarım hiçbir kadına,Annem diye rastlatılmam
-Bana vermediğin sevgi,ne işine yaradıki.