Suyun Değerini Bilin / Yağmur yok, bereket yok!

Sular doğada saf halde bulunmazlar ve miktarı kaynağına bağlı olarak değişen yabancı maddeler taşırlar.

Abone Ol

Yağarken, atmosferde bulunan karbondioksitten (CO2)etkilenerek kısmen karbonik asite dönüşen yağmur suları, yüzey ve yeraltı tabakalarında bulunan mineralleri çözerek yapısına katar.
Bu maddelerin miktarları belli seviyeleri aşarsa “su kalitesi” bozulur.
Su Döngüsü ve Sürdürülebilirlik
Su döngüsü, gezegenimizdeki yaşamın devamlılığı için kritik öneme sahiptir. Ancak insan faaliyetleri, iklim değişikliği ve doğal afetler gibi faktörler bu döngüyü olumsuz etkileyerek su kıtlığı, sel, kuraklık gibi sorunlara yol açabilir. Su döngüsünün sürdürülebilirliği için şu adımlar atılabilir:
Su Kaynaklarının Korunması: Suyun bilinçli kullanımı, atık su arıtımı ve su kirliliğinin önlenmesi gibi önlemlerle su kaynakları korunmalıdır.
Ormanların Korunması: Ormanlar, su döngüsünde önemli bir rol oynar. Ağaçlar, suyu emer ve atmosfere salarak yağış oluşumuna katkıda bulunur. Ormanların korunması, su döngüsünün sağlıklı bir şekilde devam etmesini sağlar.
Enerji Verimliliğinin Artırılması: Enerji üretimi ve tüketimi, su kaynakları üzerinde baskı oluşturur. Enerji verimliliğinin artırılması, su tüketimini azaltarak su döngüsünün sürdürülebilirliğine katkı sağlar.
Günlük Su Tüketimine Her Birey Dikkat Etmek Zorundadır.
Sifonunuzu her çekişinizde 10 lt.
Her duş aldığınızda 60-80 lt,
Çamaşır makinenizi her çalıştırdığınızda 40-60 lt.
Bulaşık makinenizi her çalıştırdığınızda 40 lt.
Arabanızı her yıkadığınızda 200 lt. su tüketmektesiniz.
Su tesisatlarınızda ki kaçaklara dikkat etmelisiniz!
Damlayan bir musluk saatte 4 lt,
İki ayda 6 m3
Yılda ise 36 m3
Bozuk ve su kaçıran bir sifon, gün ısı ve ya hidrofor saatte 8 lt., iki ayda 12 m3, yılda ise 72m3,
Bahçenizde açık unutulan bir hotum saatte 60 lt, iki ayda 86 m3, yılda 520 m3 su sarfiyatına ve kaybına sebep olur.
Suyun olmadığı bir dünyada yaşamı hayal edebiliyor musunuz? Kulağa mümkün geliyor mu? Yaşam için bahşedilen en önemli nimetlerden biri olan su, küresel sıcaklık artışı ile beraber her geçen gün azalıyor.
Bir günlük su kesintisinde evlerimizde neredeyse krizi yaşıyoruz. Karşıdan ırmağın kendi halinde akıp denize dökülmesini seyrederken evimizde tuvalete girdiğimizde, yüzümüzü çamaşırlarımızı, bulaşıklarımızı yıkarken aradığımız tek şey elbette ki su oluyor!
Temizliğin, vücudun, toprağın ve tüm canlıların en büyük gereksinimi SU dur.
Yağışların azalması, o bölgedeki su miktarının, toprağın neminin ve yer altı sularının azalmasına da neden oluyor.
Daha fazla sıcaklık artışı ile baskı altına giren su kaynaklarını korumamız şart çünkü iklim değişikliğine bağlı etkilerin giderek daha fazla ortaya çıkması ve birbirleriyle ve diğer risklerle bir araya gelerek daha tehlikeli sonuçlar ortaya çıkması kaçınılmaz olacaktır.
Örneğin; artan sıcaklık ve kuraklık, gıda üretimine zarar verebilir ve böylece tarımsal işgücü verimini azaltabilir, bu da gıda fiyatlarını artırır..
Atmosferden yeryüzüne yağmur olarak düşmeyen su, yeraltı kaynaklarının zamanla kurumasına, suya ihtiyaç duyan toprağın veriminin düşmesine, üzerinde beslediği bitki ve diğer canlıların yok olmasına sebep olacaktır.
Bilinçli tüketici olarak harcadığımız her damla suya dikkat edelim.