Sırf bir nebze sevgin için, vermiş olduğum emeğin ve değerin, zerresine bile layık olmadığını fark ettim.
Yüreğimde, açtığın yaralardan ve gözlerimden akan yaşlardan geriye ne kalmıştı ki?...
Üzülen, kırılan, yalnızlığa terk edilen bendim.
Kendi kabahatlerini, hatalarını, suçlarını bana yükleyecek kadar hastaydı gönlün.
Anlamsızdı kavgaların, bakışların manasızdı.
Sözlerin bir hükmü yoktu artık.Çünkü, sevda firar etmişti taş kalbini.
İşte bu yüzden vazgeçmeye karar verdim.
Kendi dallarımdan, filizlenmem gerektiğini biliyordum.
Dalımı kıran rüzgara, yaprağımı bile feda edemezdim artık.
Gecenin bir vakti hüzünlenmek yok artık.
Vazgeçtim, karşılığı olmayan sevgilerden, çıkar kokan dostluklardan, iki yüzlü yarasalardan, hamam böceği kadar işe yaramaz mahlukatlardan...
Murat İLERİ