Devrimci Gençlerden Pankartlı Protesto
Üniversitenin alt kapısı önünde gerçekleştirilen açıklamada öğrenciler, “YÖK’süz üniversite, AKP’siz Türkiye için devrim” yazılı pankart ve afişler taşıdı. Ellerinde “Devrimci Gençlik” bayraklarıyla bir araya gelen öğrenciler, sloganlar atarak üniversitelerdeki baskı politikalarını eleştirdi.
Basın açıklaması esnasında emniyet olası taşkınlık raporovikasyonlara karşı sıkı tedbirleri aldı.
Basın açıklamasını, Devrimci Gençlik Dernekleri Zonguldak İl Temsilcisi Nuri Şahin okudu. Şahin, 12 Eylül askeri darbesinin ardından kurulan YÖK’ün 44 yıldır üniversitelerde özgür düşünceyi ve bilimsel üretimi engellediğini belirtti.
“YÖK, gençliğin dinamizmini bastırmak için kuruldu”
Nuri Şahin konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Üniversitelerde yükselen gençliğin devrimci mücadelesini bastırmak için oluşturulan 12 Eylül faşist darbesinin ürünü YÖK’ün kuruluşunun üzerinden 44 yıl geçti. YÖK’ün tarihi, halk için bilimi ve özgür düşünceyi yok etme; gençliğin dinamizmini bastırma tarihidir.”
Şahin, YÖK’ün neoliberal ekonomi politikalarının bir aracı haline geldiğini, üniversiteleri “şirket”, öğrencileri ise “müşteri” konumuna indirgediğini söyledi. Üniversitelerdeki özelleştirmelerin, vakıf üniversitelerinin ve ticarethane anlayışının YÖK eliyle derinleştiğini ifade etti.
“Akademisyenler ihraç edildi, öğrenciler baskılandı”
Açıklamada, YÖK’ün kuruluşundan bu yana muhalif akademisyenlerin ihraç edildiği, öğrencilerin ise polis şiddeti, soruşturmalar ve disiplin cezalarıyla baskı altına alındığı vurgulandı.
“1402’lerden KHK’lara kadar muhalif akademisyenler ihraç edildi, kampüslere sokulan polis ve özel güvenlikler aracılığıyla devrimci öğrenciler hedef alındı,” diyen Şahin, bu sistemin “düzenin çıkarlarını koruyan bir baskı mekanizması” haline geldiğini söyledi.
“AKP YÖK’ü aşarak doğrudan üniversitelere müdahale ediyor”
Şahin, 2016 yılında ilan edilen OHAL sonrası iktidarın YÖK’ün de ötesine geçtiğini savunarak, “Saray rejimi üniversitelere doğrudan müdahale eder hale geldi. Kayyum rektörler, disiplin soruşturmaları, uzaklaştırmalar, gözaltı ve tutuklamalar bu düzenin açık göstergesidir,” dedi.
Cumhurbaşkanlığı tarafından atanan rektörlerin “eş, dost ve akraba kontenjanı” ile göreve geldiğini iddia eden Şahin, bu rektörlerin üniversiteleri “kendi şirketleri gibi yönettiklerini” dile getirdi.
“Üniversiteler sorgulamayan bir nesil yetiştirme alanına dönüştü”
Devrimci Gençlik adına yapılan açıklamada, iktidarın politikaları sonucu üniversitelerin özgür düşünce üreten kurumlar olmaktan çıktığı vurgulandı:
“Bugün üniversiteler, sermaye düzenine sorgulamayan, itiraz etmeyen, itaat eden bir nesil yetiştirme alanına dönüştürülmüştür. Ancak her dönemde olduğu gibi bugün de gençlik düzenin karşısında direnişin ve değişimin öncüsü olmaya devam etmektedir.”
“Çürümüş düzenin ömrü tamamlanıyor”
Açıklama, “Üniversite öğrencilerini terörist ilan eden, baskılarla özgürlük mücadelesini bastırmak isteyenlerin çürümüş düzeni artık ömrünü tamamlamaktadır,” sözleriyle sona erdi.
Devrimci gençler, açıklamanın ardından olaysız şekilde dağıldı.