Zonguldak Haberleri

Alkollü Düğünlere Katılmak İmanla Bağdaşmaz...

Diyanet İşleri Başkanlığı, bu haftaki cuma hutbesinde düğün merasimlerinde artan israf, gösteriş ve dinen sakıncalı etkinliklere karşı uyardı.

Abone Ol

Diyanet Cuma Hutbesinde uyardı : "Gelin hamamı”, “Bekârlığa veda partisi”, “Cinsiyet partisi”, “Bebek geliş kutlaması” gibi dinimizde ve kültürümüzde yeri olmayan, Allah’ın haram kıldığı günahlara kapı aralayan etkinliklere asla tevessül etmeyin. Alkol alınan düğünlere katılmayın uyarısında bulunuldu.


DİYANET’TEN CUMA HUTBESİNDE DİKKAT ÇEKEN UYARI: DÜĞÜNLERDE HARAMA YER YOK!

GENÇLER EVLİLİKTEN SOĞUYOR, TOPLUM GELECEĞİNİ KAYBEDİYOR

Diyanet İşleri Başkanlığı, bu haftaki cuma hutbesinde düğün merasimlerinde artan israf, gösteriş ve dinen sakıncalı etkinliklere karşı uyardı. Alkol kullanılan düğünlere katılmanın caiz olmadığı vurgulanırken, dinimize ve kültürümüze aykırı kutlamalara da tepki gösterildi.

DÜĞÜN YAPMANIN DA BİR ÂDÂBI, BİR HUDUDU VARDIR

Hutbede evliliğin İslam’daki önemine değinilerek, meşru nikâhla kurulan evliliklerin toplumun temeli olduğu hatırlatıldı. Evliliğin, iffet ve saygınlığı koruyan güçlü bir kalkan olduğuna dikkat çekildi. Allah’ın helal kıldığı temiz şeyleri haram saymamak gerektiği vurgulandı.

NİŞAN VE DÜĞÜN MERASİMLERİNDE ÖLÇÜ: MAHREMİYET VE HELAL EĞLENCE

Nişan, nikâh ve düğünlerin sevinçlerin paylaşıldığı önemli merasimler olduğu belirtilen hutbede, bu törenlerde İslam’ın çizdiği meşru sınırlar içerisinde hareket edilmesi gerektiği ifade edildi. Kadın ve erkeklerin mahremiyet kurallarına dikkat ederek eğlenmelerine izin verildiği; ancak tesettüre riayet edilmeyen, alkol tüketilen, silahlı kutlamaların yapıldığı ve çevreyi rahatsız eden düğünlerin dinen uygun olmadığına vurgu yapıldı.

İSRAF VE GÖSTERİŞ DÜĞÜNLERİN RUHUNU BOZUYOR

Düğünlerin sade ve anlamlı olması gerektiği ifade edilirken, günümüzde israf ve şatafatın hâkim olduğu törenlerin evliliğin ruhunu bozduğu dile getirildi. Gösterişli salonlar, abartılı menüler, tesettüre aykırı kıyafetler ve takı yarışlarının, evlilik teklifinden çeyiz hazırlığına kadar birçok aşamayı ağır bir yüke dönüştürdüğü belirtildi.

DİNEN SAKINCALI ETKİNLİKLERE ASLA TEVESSÜL EDİLMEMELİ

“Gelin hamamı”, “Bekârlığa veda partisi”, “Cinsiyet partisi” ve “Bebek geliş kutlaması” gibi etkinliklerin dinimizde yeri olmadığı hatırlatıldı. Bu tür kutlamaların haram olan fiillere kapı aralayabileceği uyarısında bulunuldu. Sünnet düğünlerinin de abartılı hale getirilerek fıtratın dışına çıkarılmaması gerektiği vurgulandı.

“EL ÂLEM NE DER” ANLAYIŞI RAHMETİ GÖLGELİYOR

Hutbede, evliliklerin gösterişe dönüştükçe ağırlaştığına dikkat çekildi. “Allah rızası” yerine “el âlem ne der” anlayışının yerleştiği düğünlerde, rahmetin yerini zahmetin, muhabbetin yerini nefretin, bereketin yerini borcun aldığı ifade edildi. Kredi çekilerek yapılan israf dolu harcamaların hem aileleri hem gençleri sıkıntıya soktuğu belirtildi.

GENÇLER EVLİLİKTEN SOĞUYOR, TOPLUM GELECEĞİNİ KAYBEDİYOR

Evlilik yaşının yükseldiği ve doğum oranlarının azaldığı günümüzde, ailelerin ve toplumun gençlere destek olması gerektiği ifade edildi. Gençlerin evliliğe teşvik edilmesi, maddi ve manevi destek verilmesi gerektiği hatırlatıldı.

ALKOLLÜ DÜĞÜNLERE KATILMAK İMANLA BAĞDAŞMAZ

Hutbenin en dikkat çekici uyarılarından biri, alkol kullanılan düğünlere yönelik oldu. Peygamber Efendimiz’in “İçki içilen sofrada oturmasın” hadisine atıfta bulunularak, alkollü davetlere katılmamak gerektiği ifade edildi. Alkolün tüm kötülüklerin anası olduğu ve düğünlerden uzak tutulması gerektiği vurgulandı.

İSLAM’IN ÖLÇÜLERİNE GÖRE YAŞAYANLAR KINAMALARDAN KORKMAZ

Son olarak, “Kınayanın kınamasından korkmazlar” ayetiyle, Müslümanların Allah’ın rızasını her şeyin üzerinde tutması gerektiği belirtildi. Düğünlerin de hayatın diğer alanlarında olduğu gibi helal daire içinde yapılması gerektiği vurgulandı.


“NİKÂH BENİM SÜNNETİMDİR, ONA UYMAYAN BENDEN DEĞİLDİR”

Hutbe, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu sözleriyle son buldu:
“Nikâh benim sünnetimdir. Kim benim sünnetime uygun davranmazsa benden değildir. Evlenin, çoğalın. Çünkü ben, kıyamet günü diğer ümmetlere karşı sizin çokluğunuzla iftihar edeceğim.”