"Partiyi Aile Şirketine Çeviren Anlayışa Ders Verilmeli" Dilaverden çok sert çıkış.
Parti tüzüğünü ihlal edenleri disiplin kuruluna şikâyet edecek!
CHP Zonguldak İl Başkanlığı için adı geçen Avukat Deniz Dilaver, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada parti içindeki bazı isimleri sert sözlerle eleştirdi. Dilaver, “Parti tüzüğünü ihlal edenleri disiplin kuruluna şikâyet edeceğim” dedi.
CHP il kongresi öncesi dikkat çeken açıklama
Zonguldak Belediyesi’nin önceki dönem CHP’li meclis üyesi olan ve ismi son günlerde CHP İl Başkan adayları arasında geçen Av. Deniz Dilaver, sosyal medya hesabından yaptığı yeni paylaşımla gündeme damga vurdu.
19 Ekim 2025 tarihinde yapılacak CHP Zonguldak 38. Olağan İl Kongresi öncesinde değerlendirmelerde bulunan Dilaver, “Bu kongre, partimizi Zonguldak’ta temsil edecek, iktidara hazırlayacak kadroların belirleneceği çok kritik bir süreçtir” dedi.
“Ülke cumhuriyet tarihinin en zor günlerini yaşıyor”
Dilaver, açıklamasında ülke genelindeki ekonomik kriz ve toplumsal çöküşe dikkat çekti:
“Toplum ağır bir ekonomik bunalım içinde. Tarım, hayvancılık, sağlık ve özellikle adalet can çekişiyor. Sevgi, saygı ve ahlak yok olmuş durumda. Yaşamın her alanında bir çürüme, bir kokuşma söz konusu.”
Son yerel seçimlerde halkın büyük teveccühüyle birçok belediyeyi kazanan CHP’li belediye başkanlarının, “uydurma delillerle tutuklandığını” savunan Dilaver, hukukun üstünlüğüne ve adalete olan inancını vurguladı.
“CHP aydınlığın ve demokrasinin partisidir”
Cumhuriyet Halk Partisi’nin demokrasiyi içselleştirmiş, laik ve hukuk devleti ilkesine inanan bireylerden oluşan büyük bir aile olduğunu söyleyen Dilaver, parti içindeki bazı davranışlara ise sert çıktı:
“Her toplulukta olduğu gibi partimiz içinde de kişisel çıkarları için yasa ve tüzük hükümlerini hiçe sayanlar var. Partimizi kendi menfaatleri için kullanan bu anlayışa artık dur denilmeli.”
“Küçük olsun benim olsun” anlayışına sert tepki
Dilaver, partide “küçük olsun benim olsun” anlayışının yerleşmesine izin verilmemesi gerektiğini ifade etti.
“Partilileri ötekileştirmeden, kırmadan, dökmeden yol alabilmemiz için bu anlayışla mücadele etmek zorundayız. Artık siyasete eşit ve özgür bireyler olarak katılmak isteyen partililer için hukuka uygun davranılması şarttır.”
“Disiplin kuruluna başvuracağım”
Açıklamasının en dikkat çekici bölümünde Dilaver, bazı isimleri açıkça hedef aldı. Parti tüzüğünü ihlal edenlerin disiplin kuruluna şikâyet edileceğini belirtti:
“Parti içinde koltuğun gücünü kendi çıkarlarına uygun kullanan, üyeler ve delegeler üzerinde baskı kuran, belediyeyi adeta bir akraba partisine dönüştüren kişiler var. AKP’den belediye başkan aday adayı olmuş bir avukatı danışman olarak alıp yüksek ücret ödeyen, meşruiyeti tartışmalı kişilerin fotoğraflarını ısrarla arkasında tutan belediye başkanlarını da kapsayacak şekilde disiplin kuruluna başvuru yapacağım.”
Dilaver, parti tüzüğünün 68/1(e) ve disiplin yönetmeliğinin 15/1(e) maddelerini hatırlatarak bu kişilerin açık şekilde ihlal içinde olduklarını vurguladı.
“Ya hep beraber ya hiçbirimiz”
Sözlerini Nazım Hikmet’in dizeleriyle bitiren Dilaver, mücadele çağrısında bulundu:
“Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz. Sen yanmasan, ben yanmasam, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa.”
CHP’de il kongresi öncesi bu açıklama, parti tabanında geniş yankı uyandırdı. Dilaver’in disiplin kuruluna yapacağını açıkladığı başvurunun nasıl bir etki yaratacağı ise merak konusu oldu.