Zonguldak Haberleri

Gebze’de yıkılan binaya dair uydu raporu şoke etti. Zemin çöküyor mu?

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Harita Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, sosyal medya paylaşımında, Gebze’de yıkılan binanın bulunduğu zeminin üç yıl boyunca uydudan analiz edildiğini açıkladı.

Abone Ol

Yıllık hareket: –6 mm’ye ulaşıyor!

Analiz sonucunda binanın lokasyonunun “süregelen bir deformasyon alanı” içinde yer aldığı, yıllık yaklaşık –6 mm hareket hızına sahip olduğu belirtildi.

Farklı zemin, farklı risk

Kutoğlu, binanın “yeşil nokta” olarak işaretlenen lokasyonunun deformasyon haritasında sarı renkli alan içinde kaldığını vurguladı. Ayrıca, “Binanın bir kısmı sarı alanda diğer kısmı mavi alanda kalıyorsa daha kötü” diyerek, farklı zeminlere basan yapının burulma riskiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.

Yapay zeka ile yapısal değerlendirme

Binanın geometrisinde “bazı bozukluklar” tespit edildiğini aktaran Kutoğlu, söz konusu görüntüyü kendi geliştirilen yapay zeka bina değerlendirme yazılımına yüklediğini ve ikinci resimde yer alan raporun çıktığını belirtti. Yorumunda, “Anlayana sivri sinek saz” ifadesiyle duruma dikkat çekti.

Neden bu kadar önemli?

Zemin deformasyonları, yapı güvenliği açısından kritik bir göstergedir. Özellikle farklı zemin türlerine oturan binalarda, bir bölüm zemine daha fazla hareket aktarırken diğer bölüm sabit kalabilir; bu da ciddi yapısal hasar veya çökmeye kadar varan riskler oluşturabilir. Uydudan interferometrik analizler dünyanın birçok kentinde çökme ve göçük riski haritalamasında kullanılıyor.

Gebze için ne demek?

Gebze bölgesinde zemin hareketinin yıllık –6 mm seviyesinde olması, geleneksel olarak “çok düşük” kabul edilen hareket sınırlarının ötesine geçebilir. Bu durumda hem zemine oturan yapı hem bitişik yapılar için risk artar. Özellikle büyük şehirlerin yapı stokunda bu tip analizlerin yaygınlaşması, planlama ve yapı güvenliği açısından hayati öneme sahiptir.

Geleceğe bakış

Kutoğlu’nun paylaşımı, yapı güvenliği ve kent planlaması açısından “uydu verisi + yapay zeka” birleşiminin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu tür analizlerin sadece yıkılan binalar için değil, potansiyel risk taşıyan yapılar için de önleyici kontrol mekanizması olarak kullanılabileceği dikkat çekiyor.