Zonguldak Haberleri

Yüzde 97,55 dışa bağımlıyız!

Zonguldak’taki Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürlüğü’nün, “2024 Yılı Faaliyet Raporu”nda, Türkiye’nin taş kömüründe yaklaşık yüzde 97,55 oranında dışa bağımlı olduğu yer aldı.

Abone Ol

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk İli olmasının yanı sıra emeğin başkenti kömür kent olarak da bilinen Zonguldak’ın gazetecilerinden Orhan Akyüz’ün haberine göre, TTK Genel Müdürlüğü’nün 2025’de yayınlanan “2024 Yılı Faaliyet Raporu”nda, “Dünyada ve Türkiye’de Taşkömürü Sektörünün Durumu ve Değerlendirilmesi” yapıldı

50’DEN FAZLA ÜLKEDE ÜRETİLİYOR!

Raporda, şu ifadelere yer verildi:
“Dünya ülkelerinin gelişmesinde, insan yaşamında ve enerji hammaddeleri içinde önemli bir yere sahip olan, dünya üzerinde geniş bir coğrafyaya da yayılmış büyük rezervlere ve geniş tüketim alanlarına sahip kömür 50'den fazla ülkede üretiliyor.

1 TRİLYON 74 MİLYAR TON VAR, 9 MİLYAR 67 MİLYON TON ÜRETİLDİ!

Dünyada yaklaşık 1 trilyon 74 milyar ton civarında olduğu tahmin edilen görünür kömür rezervlerinin yüzde 70,1'i (753 milyar 639 milyon ton) taş kömürü rezervidir. 2024 yılı sonu itibariyle dünyada üretilen toplam taş kömürü miktarı 9 milyar 67 milyon ton olup, bu miktarın 1 milyar 107 milyon tonu koklaşabilir taş kömürü, 7 milyar 960 milyon tonu termal taş kömürü ve linyittir.

DÜNYADAKİ TAŞ KÖMÜRÜ ÜRETİMİNİN YAKLAŞIK YÜZDE 17,04’Ü İTHALAT, YÜZDE 17,35’İ İHRACATA YÖNELİKTİR!

Taş kömürünün büyük kısmı üretildiği ülkelerde tüketilmekte, dünya toplam taş kömürü üretiminin yaklaşık yüzde 17,04 ithalat (2024 yılında 1 milyar 546 milyon ton), yüzde 17,35 ihracat ile (2024 yılında 1 milyar 547 milyon ton) uluslararası piyasada ticarete konu olmaktadır.

VAZGEÇİLMEZ ENERJİ KAYNAĞI KÖMÜR, DÜNYA EKONOMİSİNDE ÖNEMLİ YERE SAHİPTİR!

Kömürün dünya üzerinde yaygın olarak bulunması ve üretilmesi, kullanım-depolama ve taşıma açısından emniyetli yakıt olması, gelişen temiz kömür teknolojileri ile çevresel etkilerinin en aza indirilmesi, diğer fosil yakıtlara (petrol ve doğal gaz) göre politik çekişmelerden uzak ve daha az riskli bölgelerde üretilmesi ve tükenme ömürleri açısından daha fazla ömre sahip olması vazgeçilmez bir enerji kaynağı olduğu sonucunu doğurmaktadır.
Gerek üretimi ve hazırlanması aşamasında yarattığı ekonomik değer ve istihdam imkanları ve gerekse ticareti, taşınması ve tüketilmesi aşamalarında yarattığı katma değer ile kömür, dünya ekonomisinde önemli bir yere sahiptir. Özellikle yarattığı istihdam imkanları ve tedarik güvenliği açısından kömür madenciliği, ekonomik isletmecilik yapılamayan ve üretim maliyetleri uluslararası kömür fiyatlarıyla rekabet etme şansı olmayan ülkelerde, devlet desteği (sübvansiyonlar) ile sürdürülmektedir.

BAZI ÜLKELER, TAŞ KÖMÜRÜ SEKTÖRÜNDE YENİDEN YAPILANDIRMA ÇALIŞMALARINI HIZLA SÜRDÜRMEKTEDİRLER!

Dünya taş kömürü madenciliğinde önemli yeri olan ve taş kömürü üretimini sübvansiyonlarla sürdüren Çin Halk Cumhuriyeti, Polonya, Rusya, Ukrayna gibi ülkeler, sübvansiyonları azaltmak veya tamamen kaldırmak amacıyla taş kömürü sektöründe yeniden yapılandırma çalışmalarını hızla sürdürmektedir. Yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında Çin Halk Cumhuriyeti, iş güvenliği açısından riskli ve küçük çaplı maden ocaklarını kapatarak devlet kontrolünde büyük ölçekli mekanize üretim yapan işletmelere yönelirken, diğer bazı ülkelerde ise devlet eliyle üretim yapılan madencilik sektöründe özelleştirme altyapısı oluşturularak özel sektöre geçiş teşvik edilmektedir.

JAPONYA, AR-GE OCAĞI DIŞINDA TÜM OCAKLARINI KAPATARAK ÜRETİM FAALİYETLERİNİ DURDURMUŞTUR!

Gelişmiş ülkeler açısından bakıldığında Japonya bir Ar-Ge ocağı dışında tüm ocaklarını kapatarak üretim faaliyetlerini durdurmuş, bu araştırma ocağındaki yıllık 700 bin ton civarındaki üretim ocak yakınındaki termik santralde değerlendirilmektedir.
AB ülkeleri, rezervlere erişimi ve arz güvenliğini sağlamak amacıyla birlik fonlarından sağladıkları yardımlarla bir plan dahilinde azaltarak taş kömürü üretimlerini sürdürmektedirler.

SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA PLANLARINDA VE ENERJİ PLANLAMALARINDA ÖNEMLİ YER ALMAKTADIR!

Gelişmiş ülkelerde zarar eden işletmelerde kömür üretiminin israrla sürdürülmesinin bir başka nedeni ise bu ülkelerin (Almanya, İngiltere, Japonya örneklerinde oldugu gibi) ileri düzeyde gelişmiş maden ekipman ve makineleri endüstrisine sahip olmalarıdır. Avustralya, Kolombiya, G. Afrika ve Endonezya gibi ülkelerde kömür önemli bir ‘ihraç mali’ olarak ekonomilerine olumlu katkıda bulunurken, çoğu gelişmekte olan ülkelerde kömür madenciliği yarattığı geniş, doğrudan ve dolaylı istihdam imkanları nedeniyle kırsal kesimlerde yasanan issizlik ve yoksullukla mücadele için önemli bir kaynak olarak kullanılmaktadır.
Hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan ülkelerde elektrik enerjisi ve çelik üretimindeki vazgeçilmez konumu nedeniyle kömür, sürdürülebilir kalkınma planlarında ve enerji planlamalarında önemli bir yer almaktadır.

TÜRKİYE’NİN TOPLAM TAŞ KÖMÜRÜ REZERVİ, DÜNYA TAŞ KÖMÜRLERİ REZERVLERİYLE KIYASLANDIĞINDA YÜZDE 0.20 CİVARINDADIR!

Ülkemiz açısından bakıldığında toplam taş kömürü rezervlerimiz, dünya taş kömürü rezervleriyle kıyaslandığında yüzde 0.20 civarındadır. Toplam taş kömürü rezervlerimiz, Çin Halk Cumhuriyeti’nde bir yıllık üretiminden az olmakla birlikte ülkemizin mevcut ve muhtemel taş kömürü tüketim değerleri dikkate alındığında taş kömürü varlığımızın azımsanacak değerde olmadığı görülmektedir. 1980'li yıllara kadar başta demir-çelik sektörü olmak üzere ülkemiz taş kömürü ihtiyacının tamamına yakınını karşılayan havzada, günümüzde ülke taş kömürü ihtiyacının yüzde 2,74'u havza üretiminden karşılanabilmektedir.

2024’DE 38 MİLYON 994 BİN TON TAŞ KÖMÜRÜ İTHAL EDİLDİ!

2022 yılında 34 milyon 714 bin ton olan taş kömürü ithalatımız, 2023 yılında 37 milyon 729 bin tona tona çıkmıştır. 2024 yılında ise 2023 yılına göre 1 milyon 265 bin ton artışla 38 milyon 994 bin ton taş kömürü ithal edildi.

TAŞ KÖMÜRÜNDE YÜZDE 97,55 ORANINDA DIŞA BAĞIMLIYIZ!

Ülkemizin başta petrol olmak üzere fosil enerji kaynaklarında dışa bağımlılığı sürekli artmakta, toplam ülke ithalatı içerisinde en önemli pay bu kaynaklara ayrılmaktadır. İzlenen enerji politikaları sonucunda ülkemizin enerji tüketiminde dışa bağımlılık payi yüzde 70'ler seviyesine kadar çıkmıştır. Ülkemizin en büyük sorunlarından birisi, enerjide dışa bağımlılığımızın sürekli artmasıdır. 2024 yılında taş kömüründe yaklaşık yüzde 97,55 oranında dışa bağımlı durumdayız. Yerli kaynaklar bakımından en fazla kömür kaynağına sahip olduğumuz ve kaynaklarımızın daha düşük kalorili ve yüksek nem ve kül içeriğine sahip linyitlerden oluştuğu dikkate alındığında kendi kaynaklarımızın özelliklerine uygun verimli, çevre dostu, ekonomik, temiz kömür teknolojilerinin geliştirilmesi, bu alanda yetişmiş insan gücü ve finans kaynaklarının artırılmasının önemini ortaya çıkarmaktadır. Tespit ve önerilerinin yanında yenilenebilir enerjideki potansiyelimizin (hidrolik ve rüzgar) kullanımının programlı şekilde artırılması çevresel faktörlerin yanında enerji maliyetleri, dışa bağımlılık ve enerji istikrar konularında yararlı olacaktır.
Yerli üretim ve ithalat bir ikilem olarak görülmesine ragmen, artan talebin yerli üretimle karşılanamaması, taş kömürü tüketicilerini ithal kömüre yönlendirmektedir.

YERLİ ÜRETİM ÖN PLANA ÇIKMAKTADIR!

Ancak, son yıllarda uluslararası kömür piyasalarında yaşanan gelişmeler, tedarik güçlükleri ve aşırı yükselen kömüt fiyatları yerli üretimin önemini bir kez daha ön plana çıkartmıştır. Enerji, çimento ve diğer sanayi sektöründe kömüre alternatif bulmak kolayken, entegre demir-çelik tesislerinde kömür alternatifsiz hammadde konumunu korumaktadır. Bu nedenle yerli demir-çelik endüstrisinin koklaşabilir ve PCI kömür ihtiyacının tamamı olmasa bile önemli kısmının yerli kaynaklardan karşılanması önem arz etmektedir.

TTK’DA YAPILAN ‘YENİDEN YAPILANMA PROGRAMI’ KAPSAMINDA, YATIRIMLARLA ANA ALTYAPI HAZIRLIKLARININ BÜYÜK KISMI GİDERİLDİ!

2000'li yıllardan itibaren havzada taş kömürü üretiminin artırılması, maliyetlerin düşürülmesi amacıyla kurumumuzda ‘Yeniden Yapılanma Programı’ yapılmış ve bu program kapsamında kuruma sağlanan yatırımlarla ana altyapı hazırlıklarımızın büyük bir kısmı giderilmiştir.
2013 yllindan itibaren havza jeolojik koşullarına uyum saglayacak mekanize techizatlar kurumumuz ocaklarında denenmiş ve mevcut durum itibariyle tüm müesseselerimizde en az bir panoda olmak üzere mekanize sistemle üretim yapılmaktadır. Bu uygulamalar ile üretimde ve verimlilikte artış sağlanarak daha güvenli bir çalışma ortamı sağlanmıştır. Rezervlerin üretime hazır hale getirilmesi için gerek taş içinde ve gerekse damar içinde sürülecek galeri için mekanizasyona yönelik çalışmalarımız yoğun şekilde sürdürülmektedir.
Bakanlığımız eylem planları içinde enerjide arz güvenliği ve kaynak çeşitliliğinin sağlanması hedefine hizmet edecek düzeyde yerli kömür üretiminin sürdürülmesine yönelik eylemler yer almakta olup havzada yaş kömürü üretiminin
artırılması yönünde yapılan tüm çalışmalara (yatırım, istihdam, teknoloji transferi gibi) katkı sağlanmakta ve izlenmektedir.
Son 15 yılda yapılan yatırımlarla verimliliğin ve üretimin artırılması hedeflenmiştir.

ZONGULDAK TAŞ KÖMÜRÜ MADENCİLİĞİNDEKİ ÜRETİM HEDEFİ 10 MİLYON TON/YIL!

Zonguldak taş kömürü madenciliğindeki üretim hedefi, ‘TTK tarafindan 5 milyon ton, özel sektörce 5 milyon ton olmak üzere toplam 10 milyon ton/yıl üretim’ yapılmasıdır.
Uzun vadeli bir hedef olmakla birlikte yapılan tüm üretim faaliyetleri bu hedefe yöneliktir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Eylem Planları içerisinde yerli kömür kaynaklarının en rasyonel şekilde tedarik edilerek ülke ekonomisine katkı sağlanması yer almakta olup bu konuda kuruma gerekli destek sürdürülmeye devam edilecektir. Amaç, gerek demir-çelik sektörü ihtiyacının büyük kısmını karşılamak ve gerekse enerji sektörüne katkı sağlayarak bu sektörlerde dışa bağımlılığı azaltmak ve ayrıca bölge insanının havzada istihdam edilmesini sağlayarak bu bölgede var olan madencilik kültürünün devam ettirilmesini de idame ettirmektir.”

MUHABİR: Orhan Akyüz