Kazı ekibi, deprem ve sel felaketlerinde zarar gören bu anıtsal yapının bir zamanlar kentin yönetim ve ticaret merkezi olarak kullanılan bir stoa (üstü kapalı sütunlu galeri) olduğunu doğruladı.
BİN 600 YIL ÖNCEKİ DEPREMİN İZLERİ GİDERİLİYOR
Amasra Müzesi tarafından 2022'de başlayan kurtarma kazıları, Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 2024'te Bartın Üniversitesi (BARÜ) başkanlığında bilimsel kazılara dönüştürüldü. Çalışmalarda, M.S. 300 ile M.S. 400 yılları arasında meydana gelen bir depremde yıkıldığı tahmin edilen mermer kolonlu bir yapı ortaya çıkarıldı. Yapının en son tahribatının ise antik dönemdeki sel felaketlerinden biriyle tamamen toprak altında kalmasıyla oluştuğu düşünülüyor.
Kazı Başkanı ve Arkeoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam, daha önceki açıklamalarında yapının depremle yıkıldığına dair güçlü işaretler olduğunu belirtmişti: "Yapının orta kısmında, depremle yıkıldığını işaret edecek şekilde sütunlar belli bir aks üzerine devrilmiş durumda. Tonlarca ağırlıklı mermer blokların yere düşmesiyle oluşan kırılmalar ve parçalanmalar görüyoruz. Bu, Milattan Sonra 3. yüzyıldan sonraki evrede bir depreme uğradığını anlatıyor."
ROMA DÖNEMİ STOASI (PAZAR VE YÖNETİM YERİ) OLDUĞU KESİNLEŞTİ
BARÜ tarafından düzenlenen "Görünenden Daha Fazlası: Amastris Antik Kenti" bilim kafe etkinliğinde konuşan Prof. Dr. Çam, soru üzerine bu yapının Roma dönemine ait bir stoa, yani o dönemin pazar ve yönetim yeri olduğunu kesinleştirdiklerini duyurdu.
Prof. Dr. Çam, geçen yılki çalışmalarda yıkılan sütunlardan üçünün ayağa kaldırıldığını müjdeleyerek, bu yılki hedefi açıkladı: "Bu seneki çalışmalarımızda da diğer sütunları ayağa kaldırarak stoayı tamamen ayağa kaldırmayı düşünüyoruz."
"AMASRA, BİR ROMA KENTİ OLARAK YENİDEN ORTAYA ÇIKACAK"
Kazıların geleceğine dair de heyecan verici bilgiler veren Prof. Dr. Çam, Bedesten alanı ve 300 metre kuzeyindeki alanda yürütülen çalışmalarda birkaç stoa yapısının daha tespit edildiğini müjdeledi. Çam, Amasra'nın antik bir Roma agorasına (kent meydanı) sahip olduğunu düşündüklerini belirterek, "Agora yapısını adım adım ortaya çıkarmaya başlıyoruz. İlerleyen yıllarda arkeolojik kazılarla hem Bedesten alanında yani Roma Hamamı'nın ortaya çıkışını hem de agora yapısının ortaya çıktığını göreceğiz. Sadece bir stoa değil, birkaç stoanın varlığını daha tespit ettik. Yani birkaç sene sonra o alanı gezdiğinizde, bir Roma kentinin sütunlarla çevrili forum ya da agora olarak isimlendirdiğimiz yapılarında gezme imkanınız olabileceğini rahatlıkla söyleyebiliriz" ifadeleriyle Amasra'nın antik kimliğinin tam anlamıyla ortaya çıkarılacağının sinyalini verdi.
Bu çalışmalar, Amasra'nın kültürel mirasını korumak ve turizme kazandırmak adına büyük önem taşıyor.