Çoktandır yazmadık, yazamadık…. Sağlık sürecinin ötesinde bir de 4 maymunu oynayıp oynamama konusunda git geller yaşadık…

Geçmiş olsun! Zonguldak’taki sağlık sistemi çöktü! / Yenidoğan çetesinin ardından “Yoğun bakım çetesi”! / ‘Bıçak parası’ hortladı, Gözümüz aydın!
Çoktandır yazmadık, yazamadık….
Sağlık sürecinin ötesinde bir de 4 maymunu oynayıp oynamama konusunda git geller yaşadık…
Sonunda “Dilsiz şeytan olmaktansa…” diyerek yazmaya karar verdik…
Önce yaşadığımız sorun ışığında bildiklerimizi yazalım ki tarihe not düşmüş, vicdanımızı rahatlatmış olalım!
Diğer sorunlara da elbet sıra gelecektir!
Hastanelerde neler oluyor? Bıçak parası resmileşti mi? 
Başa gelmeyince insana hikaye veya inandırıcı gelmiyor!
“Eşekten düşenin halinden eşekten düşen anlarmış” sözünü gereğini yaklaşık 2 ay boyunca yaşadık…
Babamın vefat ettiği güne kadar yaklaşık son 40 gün boyunca Göğüs Hastalıkları (Amelebirliği), Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi ve SSK Atatürk Devlet Hastanesi hattında yaşadıklarımız ve bu vesileyle gözlemlerimiz “Zonguldak’ta sağlık sektörü çöktü” dedirtecek cinstendi…
Hoş bizden önce kentin en önemli makamlarından birinde yer alan kişi daha sıkıntıların başında bu cümleyi kurmuştu… 
40 günün sonunda ise yaşadıklarımızla teyit edilmiş oldu…
Elbette “Takdiri ilahi”… 
Ömür ne bir saniye uzar, ne bir saniye kısalır…
Bizim niyetimiz; “Dilsiz şeytan olmamak” yolunda çaba… Gözleri para hırsı bürümüş doktorların vicdanına ulaşma!... İmkansızlara ve zorluklara rağmen şapkadan tavşan çıkarma becerisi gösteren doktor ve yöneticileri takdir etme…
Şunu da özellikle söylememiz şart!
Bizim yaşadıklarımız süreçte duyduklarımızın yanında devede kulak misali…
Bu eleştirel yazıyı kendilerine hakaret kabul edip bize tavır alabilecek hastane yönetici ve doktor tanıdıklarımızdan ricamız ise; Empati!
Ayrıca nasıl gazetecilik mesleği içinde olduğu gibi doktorluk mesleği içinde de çürük elmaların olabileceğini kabullenmeleri…

*
Yenidoğan çetesinin ardından “Yoğun bakım çetesi”!
Yaşadığımız olayı fazlası olmadan anlatalım, adını siz koyun… 
Madenden emekli ve yıllarca sigara içen babamın, nefes alma sorunu üzerine SGK aciline vefatından yaklaşık 40 gün önce getirildiğinde “Acilen yoğun bakım” gerektiği söylendi… Hem de 3. Basamak… SSK Acil ve Göğüs doktorlarının çabasına rağmen SSK yoğun bakımında yer olmadığından başka hastanelere 112 üzerinden soruldu… Zonguldak BEÜ Hastanesinde olduğu ama doktorların görüşmesi durumunda alınabileceği söylendi… Görüştürdük, Zonguldak BEÜ doktoru uygun görmedi! 
Uzunmehmet Göğüs Hastalıkları Hastanesi doktoru “Biz 1. Basamağız” diye kabul etmedi… Ereğli’deki özel hastanede yoğun bakımda yer var ama babamın gidecek hali yok!
Araya Sağlık Müdürü, Ak Parti İl Başkanını da sokmamıza rağmen 24 saat SSK Acil Servisinde yatıldı…
Ertesi gün bizim bizzat ziyaret etmemiz sonucunda Uzunmehmet Göğüs Hastalıkları Hastanesi Başhekimi doktora kabul ettirdi… 
15 gün yoğun bakımda yatmasının ardından taburcu olan babamı kanaması olduğundan Zonguldak BEÜ’ye getirdik… Bu sefer ilk önce genel cerrahi sonrasında göğüs cerrahide toplam 15 gün civarında yatıldı. 
Taburcu olduktan bir hafta sonra ise tekrar fenalaşınca sağolsun 112 Acil servisinin doktorlarının ilk müdahalesiyle SSK Hastanesine getirildi… 
Yine yoğun bakımda yatması lazım, yine yer yok!
Zonguldak BEÜ’de de yer yok!
Yine Ereğli’deki özel hastanede yer var… Yine babamızın gidecek hali yok! Doktorların da yolu çıkaramayacağından yola gidecek izni yok…
Saatlerce Acil serviste bekletilen, kırmızı odaya alınıp müdahaleler yapılan babamız SSK Atatürk Hastanesi Başhekimi Sayın Hasan Tosun ve doktor arkadaşların gayretiyle yoğun bakımda yer boşalmasıyla yoğun bakıma alınabildi… 
2 gün geçmeden vefat etti…
Fazlası var azı yok!
Hayatımda hiç bu kadar çaresiz, hiç bu kadar aciz hissetmemiştim… 
Sayın Hasan Tosun dahil bazı doktorlar ellerinden gelenin fazlasını yapsalar da sistemsel ve yapısal sıkıntıdan yoğun bakım sorununu çözmek uzun sürdü…
Benzer süreci yaşayanların anlatımları var…
Öncelikle Zonguldak’ta yoğun bakım sorunu var!
Her ne kadar devletin hastanelerinde yoğun bakımlarda yer olmasa da her nedense Ereğli’deki özel hastanede her seferinde yer var!
Sorunun kökenine inildiğinde ise vurdumduymazlık veya sağlık sisteminin çöküşü… 
Veya “Yenidoğan çetesinin” ardından “Yoğun bakım çetesi” 
Adına ne derseniz deyin!
SSK Atatürk Devlet Hastanesi’nin eski yerinde 61 yoğun bakım yatağı varken mevcut yeni binada 40 civarı yoğun bakım yatağı yapılması hangi sığ aklın ürünüyse vebali ve sorumluluğu üzerinde…
Yoğun bakımda yatış ücretinin de SSK’den karşılatıldığı düşünüldüğünde, devletin hastanelerinde yoğun bakım sıkıntısı yaşanırken ilçenin yoğun bakımında her zaman yer olduğu da akıllara geldikçe mideler bulanıyor! 
Ortası yok!
Zonguldak’taki yoğun bakım sorunu ya Sağlık Bakanlığına kadar giden beceriksizliğin ürünü ya da “Yoğun bakım çetesi” işbaşında!

*
‘Bıçak parası’ hortladı! Gözümüz aydın!
Ak Parti iktidarının en büyük becerilerinden biri de sağlık sistemindeki yeniliklerdi…
Halk da bir dönem sırf bu nedenle destek verdi ve minnettarlığını iletti…
Özellikle “Bıçak parası” olarak bilinen ameliyat ve tedaviye biçilen tarifelerle vatandaş hastanede veya dışarıda doktorlara resmen soyuluyorlardı…
Bunun bitirilmesi halkın teveccühünü artırmıştı!
Günümüze gelindiğinde ise “Bıçak parası” olayı resmen hortladı!
Hem de bu sefer “Resmi” bıçak parası! 
SSK Atatürk Devlet Hastane hariç hastanelerde ameliyatlardan hastane ayrı doktorlar ayrı ücret almaya başladı…
Yetmedi; Devletin hastanesinde yapılabilecek ameliyatlar sırf Ereğli’deki özel hastane kazansın düşüncesiyle olsa gerek oraya paslanır oldu…
Asgari ücretin 2 katını geçmeyecek şekilde ameliyatlardan üniversiteler dahil devlete bağlı hastanelerin ücret almaları “Normale” bağlanırken hastaların gözü korkutulup Ereğli’deki hastaneye yönlendirilip 100 bin liralar istenir olması işin boyutunu anormale doğru çevirdi. 
Tabi hasta olan şahıstan istenen “Bıçak parası” ile yetinmeyip SSK’ya da ameliyat faturası kesilmesi işin artık “Devletin malı deniz, yemeyen keriz” mantığının oturmasının bir göstergesi olarak karşımıza çıktı…
Sözün özü; Vatandaşın kümesteki tavuğu, ahırdaki ineğinde gözü olan bazı doktorlar çıtayı yükseltip çapsızlıklarını ortaya koymaya başladı…
Hipokrat yemini mi değişti geçim sıkıntısı mı azdırdı?
Orasını bilmem ama sistemdeki boşluk bulundu, “Bıçak parası” hortladı!
Sağlık Bakanlığının dikkatine!