Vatandaşlar, sağlık hizmetlerindeki aksaklıklar ve idari zaaflar nedeniyle isyan noktasına geldi.
Randevu Çilesi ve Bıçak Parası
Zonguldak'taki hastalar ve hasta yakınlarının şikayetleri bitmek bilmiyor. Özellikle randevu bulma sorunu kronik bir hal alırken, bazı doktorlar hakkındaki "bıçak parası" alma iddiaları da halkın güvenini sarstı. Bu tür rüşvet iddiaları, zaten zor durumda olan vatandaşların sağlık hizmetine erişimini daha da zorlaştırıyor.
Yönetimde Taciz Olayını Kapatma İddiası
Hastanelerde yaşanan bir başka ciddi iddia ise idari zaafları gözler önüne seriyor. Bir hastanede, bir erkek personelin kadın çalışanları taciz ettiği, ancak hastane müdürünün bu olayı örtbas etmeye çalıştığı öne sürüldü. İddiaya göre, müdür tacizci personeli disiplin cezası yerine emekli ederek olayın üstünü kapattı. Bu durum, hastane yönetimine yönelik güveni ciddi şekilde zedeledi.
"Skandal Az Kalır, Bu Bir Vahşet!"
Tüm bu olumsuzlukların üzerine, yerel gazete İmza'ya gelen bir okuyucu yorumu ise sağlık sistemindeki en büyük felaketlerden birini gün yüzüne çıkardı. Okuyucu, 2020 yılında gelişmiş bir ilçenin devlet hastanesinde babasının yoğun bakımda oksijensiz kalarak öldüğünü iddia etti.
Okuyucunun vahim iddiasına göre, hastanede depo doldurma ihalesi zamanında yapılmadığı için gece oksijen deposu bitti. Bu ihmal yüzünden babasıyla birlikte altı hasta hayatını kaybetti. Yorumda, "Skandal az kalır vahşet bu can pazarı," ifadeleri kullanılırken, olaydan sorumlu iki kişiden birinin tayini isteyip kaçtığı, diğerinin ise skandalın ardından hastanenin başına geçtiği öne sürüldü:
"O koltuğun altında 6 mezar var. Neresi olduğunu söylemeyeyim, beceriksizlerin yüzünden devlete çamur bulaşmasın."
Vatandaşların dile getirdiği bu iddialar, Zonguldak'ta sağlık hizmetlerinin acilen incelemeye alınması gerektiğini gösteriyor. Yetkililerin bu ağır iddialara karşı nasıl bir açıklama yapacağı merak konusu.