Şirketin söz konusu alanı kira sözleşmesine, imar planlarına ve çevre düzenlemelerine aykırı biçimde kullandığı öne sürülüyor.

YASALARA RAĞMEN FAALİYET SÜRÜYOR

Kira sözleşmesinde yalnızca hayvancılık faaliyeti izni verilen alanda, endüstriyel üretim yapılması mevzuata aykırılık teşkil ediyor. Ancak, kereste üretimi gibi sanayi ölçekli bir faaliyet için gerekli olan imar izni, işyeri ruhsatı ve ÇED raporunun alınmadığı anlaşılıyor. Tüm bu eksikliklere rağmen üretimin devam etmesi, denetim mekanizmalarının işlemediğini gözler önüne seriyor.

DENETİM MERCİLERİ GÖRMEZDEN GELİYOR

İl Özel İdaresi ve diğer ilgili kurumların duruma müdahale etmemesi, kamuoyunda tepkiyle karşılanıyor. Uzmanlar, bu tür bir hukuksuzluğun sadece idari değil, aynı zamanda cezai sorumlulukları da beraberinde getireceğini belirtiyor. Buna rağmen hiçbir yaptırım uygulanmaması, “göz yumuluyor mu?” sorusunu gündeme getiriyor.

Yıkamacı yağlamacı Yıkamacı yağlamacı

ÇEVRE VE ORMAN KANUNU HİÇE SAYILIYOR

Çevre Kanunu ve Orman Kanunu gereği, orman ürünlerinin işlendiği tesislerin belirli standartlara ve denetim süreçlerine tabi tutulması gerekiyor. Ancak DEVORSAN'ın işlettiği kereste tesisi için ÇED raporunun dahi bulunmaması, hukuksuzluğun geldiği noktayı açıkça ortaya koyuyor.

KAMU MALI, KİŞİSEL RANTA DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR

Kamuya ait bir alanın özel şirket lehine, sözleşmeye aykırı şekilde değerlendirilmesi; ruhsatsız üretim yapılması ve çevresel yükümlülüklerin yerine getirilmemesi, birden fazla hukuki ihlali beraberinde getiriyor. Yetkililerin bu süreçte sessiz kalması ise kamu vicdanında büyük bir rahatsızlık oluşturuyor.

KAMUOYU TEPKİLİ: SORUMLULAR DERHAL HAREKETE GEÇMELİ

Şirketin ayrıcalıklı şekilde korunması yönündeki algı giderek güçlenirken, vatandaşlar yetkililerin acilen müdahale etmesini istiyor. Hukuka aykırı şekilde sürdürülen bu faaliyetlerin durdurulması ve sorumlular hakkında yasal sürecin başlatılması talep ediliyor.

Kaynak: Bülten