Mevzu nasıl ortaya çıktı önce onu anlatalım. Cumartesi günü CHP genel başkanı Özgür Özel Zonguldak’ta miting yaptı. Orada herkes kendi gördüğünü paylaştı.
CHP liler rakam vermeden, bu nasıl muhteşemlik böyle, ara sokaklara taştı yoğunluk dedi,
Ak Partililer “burada katılım beş bin kişi, oysa Cumhurbaşkanımızın bu meydanda ki mitingine katılım resmi rakamlarla 25 bin kişi katıldı” diye paylaştı..
Eski devirleri canlandıran film sahnelerinde bir tellalın at üzerinde ki bu anonsunu duymuşsunuzdur.
“Ey ahali, ey kuru kalabalık”
Günümüzde ki mitingde ki kalabalığın nerdeyse o dönemden farkı yok.
Hiç anlamadığı bir mevzuyu da alkışlayan bir kitle mutlaka orada oluyor.
Teşkilatlar için en zor işlerden birisi de miting alanını doldurmaktır.
Herkesin çeşitli sebepleri olur gitmemek için.
Kiminin çok işi vardır,
Kimi küçük bir ücret bekler,
Kimi küçük bir hediye.
Kimine dünyayı verseniz de gitmez.
Minnet duymaz, taraftar olmaz, sevmez, ama işini gördürür.
Üye olduğu halde gitmeyenlerin yanında üye olmadığı halde her davetine katılanda vardır.
Kimi evinin önüne araba bekler,
Kimi de elinde avucunda ne varsa harcar yine de gider.
Ancak bir gerçek vardır ki;
Miting alanlarının kalabalığı seçimin kazananını asla belirlemez.
Miting alanında ki kalabalık hiç bir zaman ölçü olmamıştır.
Hatırlayınız İstanbul Yeni kapı mitingini.
Recep Tayyip Erdoğan sözde İstanbul’da tulum çıkarmıştı.
Netice ne oldu. CHP tulum çıkardı.
Zonguldak yerel seçimlerini hatırlayın.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim döneminde ki mitinginde 25 bin civarı katılım vardı. Sonuç olarak CHP 10 bin fark attı.
Çaycuma mitingi CHP mitingine % 50 fark attı. Sandıkta CHP %50 fark attı.
Kalabalığa aldanmayın.
Yaptığınız hizmetlere de aldanmayın.
Bir virüs sizin bütün direncinizi kırar.
Virüs dışarıda da, içeride de var.
Ama siz virüsü dışarı da aramayın.
Önce kendi içinizde ki virüsleri temizleyin.
Dışarıdakiler nasılsa zamanı gelirce imha olur…
***
"Taşacak Bu Deniz"
Yeni dönemin flash dizisi.
Sanırım bu filmi izlemeyeniniz yoktur.
Son bölümünde bir DNA sahnesi vardı.
Allah'ın bildiğini kuldan saklamak ancak acizlerin işidir.
Çevrilen dolaplar, oynanan oyunlar, gizlenen sırlar sadece kişinin kendini gizleme çabası, yediği haltı ört bas etme gayretidir...
Hiç bir sır gizli kalmaz.
Er ya da geç ortaya çıkacaktır her şey..
Bir birliktelikte çocuk olmaması sevişmediği anlamına gelmez.
Öyle olsaydı lezbiyenler, gay ler, genelev kadınları asla ilişkiye girmedim dese buna kimsenin itiraz etmemesi gerekir.
Ya olaya tanık olanlar.
Ben her şeyi biliyorum, gördüm, duydum, oradaydım deyip de susanlar..
Allah onları bu dünyada sadece sınamıştır…
Mehmet Çelebi