https://youtu.be/sBwTdf8eDBU Çekin kirli ellerinizi Zonguldak’ın üzerinden! Malum, meçhul bir el freni olayımız var...
Çekin kirli ellerinizi Zonguldak’ın üzerinden!
Malum, meçhul bir el freni olayımız vardı…
Tam Zonguldak hızla giden bir araç misali yol alırken ani bir el freni çekilmişçesine durdurulur!
Kimin niye yaptığı belli olmayan hareketlerle 2 ileri bir geri giderdik…
Bu elin kim olduğu ve niye yaptığını daha önceki yazılarımızda gündeme getirmiş memlekete zararını da vurgulamıştık…
Gelinen noktada Zonguldak’ın yeni ve doğal abisi olarak görülen Sayın Muammer Avcı, freni çeken eli kesti, kesecek!
Lakin kirli eller, ellerinin kesilmemesi için adeta son çırpınışlarını oynuyor…
“Küçük olsun, benim olsun” mantığıyla kurulan düzeni bozmaya çalışan Başkan Avcı’ya operasyon üzerine operasyon çekiliyor…
Sayın Avcı da Zonguldak için harcaması gereken enerjisini kirli elleri engellemeye harcamak durumunda kalıyor…
Önüne bakacağına yanına, arkasına baktırılıyor!
Zonguldak üzerindeki kirli oyunları bozmak sadece Muammer Avcı başkanın meselesi değil… Olmamalı…
Bu parti gözetmeksizin tüm il başkanları, ilçe başkanları, milletvekilleri, bürokratın da meselesi olmalı!
Gerçekten Zonguldak’ı seviyorsak ve gerçekten “Zonguldak aşığıysak” tabi ki…
Kirli elleri de hak vermemekle birlikte anlıyorum!
Dert kendilerine göre büyük!
Birilerini tekrar milletvekili yapılması…
Sebebi belli…
Sebepleri arasında ne Zonguldak menfaati ne Ak Parti geleceği, nede dava bilinci var…
Birilerinin derdi Zonguldak’ı gerdi!
Bu gerdirme hareketleri milletvekili adayları açıklanasıya kadar devam eder…
Malum kişi, tarih sayfasında yerini aldığında onun pozisyonuna alabilecek bir figüran yerleştirilmediyse oyun tamamen bozulmuş olur…
Zonguldak’ın bayramı ilan edilmiş olur…
Yeni figüran sahne alır ise başka senaryolar yazılır… Yerse!
Hele sabır, az kaldı…
Tabi bu arada “Zalimin zulmüne göz yumanlar” veya “Zalimin zulmüne rağmen kucağına oturtmak için aracı olmaya çalışanlar” çetelesi de bir taraftan tutuluyor elbet…
Keser dönecek, sap dönecek, elbet bir gün hesap dönecek…
Bekleyin hele!
***
Bürokrasideki “Pozisyon olma” hareketi!
Hemen hemen her seçim öncesi bürokratların bir pozisyon alma çabası oluyor…
Zira geçen seçimlerde de gördük…
Özellikle FETÖ olayının ardından bürokrasiye yerleşmiş müdür ve memurlar seçim öncesi iş yavaşlatma, vatandaşın işini yokuşa sürme, olmadık kararlar verme gibi “Vatandaşı hükümete karşı kışkırtma” hareketinde bulunuyor…
Bu zihniyetin en başta yediği ekmeğe ihanet ettiğini düşünenlerdenim…
Memuriyeti ister bu hükümet isterse bundan önceki hükümetler zamanında olsun mevcut hükümet ise hangisi olursa olsun vatandaşa eziyet üzerinden çekilen operasyon ne etik, ne ahlaki ne de vicdanidir…
Adını koymayı insaflı okuyucularımıza bırakıyorum…
****
Öküz trene bakar gibi!
Kız çocuğu üzerinden vurmaya çalışmak ne demek!
Hadi çapınız, Zonguldak’a hizmet niyetiniz yok da vicdanınız, ahlakınız, haysiyetiniz de mi yok?
Kendi kız çocuğunuza yazılmışçasına canınız acımaz ve ona göre tepki göstermezseniz bu sorun çözülmez!
Bugün başkasına yazan yarın size yazar!
Zalimin zulmüne göz yuman zalimin zulmüne uğramadan ölmez!
Ak Parti İl Başkanı zan altına alan ve ailesiyle ilgili yazılara, haberlere hiçbir Ak Partili Belediye Başkanı, yönetim kurulu üyesi sosyal medyada tepki göstermezken konuyla ilgili haberlere yer vererek tepki gösteren yalnızca CHP’li belediye başkanı oldu…
Tepki göstermek için de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatı, yönetim kurulu kararı mı gerekiyor?
Klavye delikanlılarının sosyal medyalarda bir cümle bile tepkisi yok!
İtibar suikastı, tehdit, şantaj yetmiyormuş gibi kız çocuk üzerinden yürütülen ahlaksızlık adeta; Öküz trene bakar gibi seyrediliyor…
Kız çocuğu üzerinden operasyon çekilmesine 4 maymun yaklaşımı yapılıyor…
Bu utanç “Diklenmeyi dik durmak zannedenlere” ve dava adamlığını dilinden düşürmeyenlere yeter!
Hortumu kesileceğine halen daha A. Rıza’nın (tabirimi mazur görün) kucağına oturtmaya çalışıyorlar…
Kendileri oturması yetmiyormuş, Zonguldak’a ve partiye zarar vermiyormuş gibi, dik duranları da oturtmaya çalışıyorlar!
Eski Türkiye olmadığı gibi eski Zonguldak da yok artık!
Buna alışın ve ayak uydurun…
Tehdit, şantaj, ahlaksız yazılar gibi klişe yöntemlerle mevki, makam ve ikbal sahibi olma metodu omurgasız siyasetçiler zamanında kaldı!
Yeni Zonguldak’ta “Yanlışa yanlış” diyerek dik durma var…
***
HAFTANIN SÖZÜ:
“Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın toplumdaki karşılığını arkasına alarak, onun gölgesini kendi cüssesi sanarak kasım kasım kasılan, ekâbirleşmiş bir milletvekili profilini bu parti tabanı hak etmiyor.”
GAZETECİ FUAT BOL
***
SÖZÜN ÖZÜ:
“İnsanlar nasıl konuşulması gerektiğinin dersini alırlar; ama en büyük bilgi, nasıl ve ne zaman susulması gerektiğini bilmektir.”
Lev Tolstoy
Yazan: Osman Sav