Yasal sürecin ihlal edildiğini vurgulayan Çebi, “Kendi çıkardıkları yasayı çiğneyerek görüşmelere erken başlıyorlar. Bu keyfiliği kabul etmiyoruz” dedi.
“TOPLU SÖZLEŞME DEĞİL, TEK TARAFLI DAYATMA VAR”
KESK, mevcut toplu sözleşme sisteminin demokratik ve adil olmadığını belirtti. Onur Çebi, “Süreç, gerçek anlamda bir pazarlık olmaktan çok uzak. Hakem Kurulu denilen yapı da iktidarın denetiminde. Emekçilerin talepleri her aşamada yok sayılıyor” diyerek sözde görüşmelerin göstermelik olduğunu ifade etti.
EMEKÇİLER DERİN YOKSULLUKLA KARŞI KARŞIYA
KESK’in açıklamasında ekonomik kriz nedeniyle kamu emekçilerinin alım gücünün dramatik şekilde düştüğü belirtildi. “Bugün en düşük kamu emekçisi maaşı yoksulluk sınırının yarısında. Temmuz 2025 itibariyle bu maaşın yüzde 94 artırılması gerekiyor” diyen Çebi, maaş artışı taleplerini detaylı şekilde kamuoyuyla paylaştı.
İKİ ALTERNATİFLİ MAAŞ ARTIŞI TALEBİ
KESK, kamu emekçilerinin Temmuz 2025 ve Ocak 2026 maaşlarına ilişkin iki farklı senaryo sundu:
Temmuz 2025 maaşlarının yoksulluk sınırı olan 85 bin TL’nin üzerine çıkarılması: %94 zam
Ocak 2026 maaşlarının tahmini yoksulluk sınırı olan 100 bin TL’ye ulaştırılması: %98 zam
Her iki senaryoda da tüm maaşlara oransal yansıtma ve adaletli bir ücret politikası talep edildi.
SOSYAL DESTEKLERDE GERÇEKÇİ ARTIŞ TALEBİ
KESK'in talepleri arasında yer alan sosyal destek kalemleri dikkat çekti:
Eş yardımı: 4.000 TL
Çocuk yardımı: Her çocuk için 5.000 TL
Kira desteği: Büyükşehirlerde 13.500 TL, diğer şehirlerde 11.000 TL
Yemek yardımı: Aylık 7.000 TL
Kreş yardımı: 0-6 yaş için 7.500 TL
Ayrıca bu desteklerin yoksulluk sınırı artışına göre her 3 ayda bir güncellenmesi istendi.
"GERÇEK BİR REFAH PAYI VE VERGİ ADALETİ İSTİYORUZ"
KESK, ekonomik büyümeden kamu emekçilerine düşen payın verilmediğini ifade ederek, “Ulufe değil, hak ettiğimiz refah payını istiyoruz” dedi. Gelir vergisinde adalet çağrısında bulunularak, ilk dilimin yüzde 15’ten yüzde 10’a düşürülmesi ve yoksulluk sınırına kadar sabitlenmesi talep edildi.
EMEKLİLİKTE ADALET, SOSYAL GÜVENLİKTE EŞİTLİK
Emeklilikte yaş, maaş ve sosyal haklar arasında oluşan uçuruma dikkat çekilerek, 5434 ve 5510 sayılı kanunlar arasında eşitsizliğin kaldırılması istendi. Tüm kamu emekçileri için adil ve insanca bir emeklilik sistemi çağrısı yapıldı.
KAMU KREŞLERİ AÇILSIN, KADIN EMEKÇİLERE DESTEK SAĞLANSIN
“Aile yılı” ilanının samimiyetsiz olduğunu belirten KESK, yıllardır kapatılan kamu kreşlerinin yeniden açılmasını istedi. Kadın emekçilere dönük ayrımcı uygulamalara son verilmesi ve cinsiyet eşitliği temelinde çalışma yaşamının yeniden düzenlenmesi gerektiği vurgulandı.
HAFTALIK ÇALIŞMA SÜRESİ 30 SAATE DÜŞÜRÜLSÜN
KESK, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi haftalık çalışma süresinin 30 saate düşürülmesini talep etti. Bunun yanı sıra kamu ulaşımında ücretsiz servis, doğalgaz ve hoş geldin ikramiyesi gibi sosyal haklar da talepler arasında yer aldı.
“GÜVENCELİ İSTİHDAM, GÜVENLİ GELECEK” İSTİYORUZ
KESK, kamuda güvencesiz istihdamın sona erdirilmesini, tüm kamu çalışanlarının kadroya geçirilmesini istedi. Performansa dayalı, rekabetçi ve güvencesiz çalışma biçimlerine karşı durulması gerektiği belirtildi.
MÜLAKAT KALKSIN, LİYAKAT ESAS OLSUN
Mülakat sisteminin kaldırılması ve liyakatın esas alınması gerektiğini ifade eden KESK, örgütlenme özgürlüğü önündeki engellerin de derhal kaldırılmasını talep etti. Ayrıca İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmesi ve ILO 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’nin onaylanması çağrısında bulunuldu.
“EMEKÇİLER OMUZ OMUZA VEREREK KAZANACAK!”
KESK Zonguldak Dönem Sözcüsü Onur Çebi son olarak tüm kamu emekçilerine çağrıda bulundu:
“Bu garabet sistemin çözümü, mevcut sendikal iktidar blokunun uzantılarında değildir. Hangi sendikanın üyesi olursa olsun tüm emekçiler birleşmeli, omuz omuza vermelidir. Grevli, gerçek bir toplu sözleşme, insanca yaşamaya yetecek ücret, güvenli gelecek ve halktan yana kamu hizmeti için mücadelede birleşmeliyiz.”
