Halk arasında böyle bir tabir vardır. Etrafı sarılmış, kuşatılmış kişiler için kullanılan bir tabirdir bu.
Kimden mi bahsediyorum
Tabii ki Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem'den
Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, göreve geldiği günden bu yana adeta kuşatma altında.
Belediye hizmetlerini yürütmesi gerekirken, çevresini saran baskılar yüzünden zor durumda bırakılıyor.
Peki, bu baskının kaynağı kim? Elbette ki Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) kendi teşkilatı.
Ne yazık ki CHP teşkilatında eski il başkanlarından belediye meclis üyelerine kadar birçok isim, Tahsin Erdem’in kapısını aşındırıyor.
Herkesin derdi aynı: “Kızımı işe al, oğluma iş ver, akrabamı kadroya geçir.”
Bu tablo, belediyeyi bir aile şirketi gibi gösteriyor ve en ağır eleştirilerin hedefi hâline getiriyor.
Belediye, kentin ortak malı iken, çıkar ilişkileriyle şekillenmeye çalışılması kabul edilebilir değil. Bu nedenle, “Belediyeyi aile şirketine çevirmekle” yapılan eleştirilerde haklılık payı var. Çünkü iş isteyenlerin sayısı her geçen gün artıyor.
Bugün yaşanan tablo, yarın hizmetlerde aksama yaşandığında tek suçlunun Tahsin Erdem olacak. “Hizmet yapamadı” denilecek, kimse arka planda başkanın elini kolunu bağlayanları görmeyecek. Oysa sorumluluk, sadece belediye başkanına değil, etrafını kuşatan teşkilat üyelerine de aittir.
ETRAFINDA SÜREKLİ BİR BASKI HALKASI VAR
Nereye gitse, yanında eski il başkanları, ilçe başkanları, belediye meclisi üyeleri… Sürekli kulağına fısıldanan talepler, bitmeyen iş istekleri. Erdem’in çevresi, hizmet üretmeye değil, şahsi çıkar peşinde koşmaya odaklanmış görünüyor.
Aslında herkes biliyor: Tahsin Erdem, rahat bırakıldığında Zonguldak için güzel işler yapabilecek bir başkan. Fakat sürekli taleplerle kuşatılması, onu çalışamaz hâle getiriyor. Bu durum sadece belediye yönetimini değil, şehrin geleceğini de olumsuz etkiliyor.
Yarın bir gün seçim kaybedilirse, bu durumun tek sorumlusu Tahsin Erdem olmayacak. Asıl sorumluluk, onu baskı altına alarak hizmet üretmesine engel olan parti teşkilatına ait olacak. “Sonra demedi demeyin”
Tabii ki burada Tahsin Erdem'in de kendisinin etrafını kuşatanlara karşı biraz dik duruş sergilemesi de şart.
Hep buyun bükersen tamam efendimz olur efendim dersen. Kusura bakma tepene binerler.
Masaya yumruğunu vuran bir belediye başkanı da olmalı