Şehirler de, insanlar gibidir. Doğarlar, gelişirler ve büyürler.

Zonguldak...Emeğin, alın terinin ve enerji kaynaklarının şehri.
Esasında, Şehirlerin efendisi.Bir tarafı kara elmas, diğer tarafı doğal gaz yatağı.

Denizinin mavisi, ormanın yeşili adeta Cennetten bir parçadır Zonguldak.

Yetmiş iki millete, adeta kol kanat olmuş, yüreği mahsun şehirdir...

O yüzden şairin, dediği gibi:
"Siyah akar Zonguldak'ın deresi.Yüz karası değil, kömür karası.Böyle kazanılır , ekmek parası..."
 
Ve bu mahsun, emekçi kentin bir de ağabeyi olmalıydı.

Zonguldak gibi hüznü yüreğinde gizli, ama en az Zonguldak kadar Yiğit ve Cesur olmalıydı.

İşte o insan, değerli ağabeyim ve Vekilimiz Muammer Avcı. ...
Analar ne yiğitler doğurur da, karanlığa bile Umut saçar.

İşte, Sayın Avcı'da tam da böyle bir zamanda, bu kentin bağrından doğdu.
Yoksulların, ezilmişlerin,ötelenmiş ve sahipsiz kalmış toplulukların ağabeyi olarak ortaya çıktı.
Sormadı, " Bizim partiye üye misiniz?O bizden mi?Şu kimdendir?... Diye...
Hesapsız, çıkarsız ve menfaatsiz sevdi herkesi.

İşte bugün, onun başarısı yüreğinin büyüklüğü ile eş değerse, insana verdiği değerden.

Gecenin bir vakti, derdinize dair mesaj  atıyorsunuz...Okumaz, unutur diyorsunuz ama yanılıyorsunuz.O derdinize derman oluyor.
Sırtındaki yükü ağır, sevdası da Vatan ve Devlet Sevdası...

Ya Sen nasıl bir Adamsın Sayın Avcı!...Hiç mi kendine zaman ayırmazsın?
Hiç mi tatile çıkmazsın?
Hiç mi kendi derdinle dertlenmezsin!...

Bir kentin ağabeyi olmak...
Hele, bu zamanda Ağabey olmak, ateşten gömlek giymek gibi...
Yolun açık, davan mukaddes olsun sevgili Ağabeyim.

 Reis Murat İleri

murat bilir