Çocuk istismarı suçlamasıyla gözaltına alınan bir kişinin sevki sırasında hayatını kaybetmesi üzerine 21 yıl hapis cezasına çarptırılan polis memuru Mehmet Yılmaz'ın eşi Şermin Yılmaz, eşinin ve diğer polislerin sadece görevlerini yaptığını belirtti. Yılmaz, ölen şüphelinin aynı araçta bulunan diğer zanlı ile tartışma sonrası yaşanan olaylar neticesinde hayatını kaybettiğini, polislerin ve bekçilerin zanlıları yaşatmak için ellerinden geleni yaptığını ve bu anların güvenlik kameralarıyla tespit edildiğini vurguladı.

Zonguldak'ın Çaycuma ilçesinde 19 Mayıs 2023'te Furkan Sevinç'in (25) cinsel istismarda bulunduğu Nisanur Ö. (2) isimli bebeğin hayatını kaybetmesi üzerine başlatılan soruşturmada, ablası R.Ö.'nün (8) de cinsel istismara maruz kaldığı tespit edildi. Araştırmalarda şüphelilerin Metin Sucu ve A.G. (50) olduğu belirlendi. İki şüpheli, 22 Mayıs'ta İstanbul'da yakalandı. Çaycuma İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı iki polis ve bir bekçi tarafından İstanbul'dan alınan şüpheliler, ekip otosuyla Çaycuma'ya götürülürken kelepçelerinin gevşetilmesini istedi. Polisler, Anadolu Otoyolu'nun Kocaeli'nin Derince ilçesi geçişinde bulunan bir dinlenme tesisinde aracı durdurdu. Kelepçeler gevşetilmeye çalışılırken şüpheliler kaçmaya başladı. Polisler tarafından tekrar yakalanan şüpheliler, ekip otosuna bindirildi. Metin Sucu ve A.G., daha sonra araçta fenalaştı. Hastaneye kaldırılan şüphelilerden Metin Sucu, 2 saat sonra hayatını kaybetti, A.G. ise bir süre müşahede altında tutulduktan sonra taburcu edildi.

Olayla ilgili olarak, şüphelileri darp ettiği iddia edilen polis memurları Mehmet Yılmaz, Muhammet Emin Cergibozan ve bekçi Uğur Oruç tutuklandı. Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, polis memurları Yılmaz ve Cergibozan ile bekçi Oruç, Metin Sucu'ya yönelik "vücutta kemik kırılmasına yol açacak şekilde yaralama sonucu öldürme" suçundan 18'er yıl, A.G.'ye yönelik "kasten yaralama" suçundan ise 3'er yıl olmak üzere toplam 21 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı'ndan Yeni Program! Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı'ndan Yeni Program!

21 yıl hapis cezasına çarptırılan polis memurlarından Mehmet Yılmaz'ın eşi Şermin Yılmaz, kocasının ve yanında bulunan meslektaşlarının suçsuz olduğunu söyleyerek, mahkeme kararının ağır olduğunu söyledi. Olay günü yaşananlarla ilgili de konuşan Yılmaz, ‘19 Mayıs 2023günü eşim ve arkadaşları bir operasyonda görev yapıyorlar. Çocuk istismar dosyası açılıyor. Anneleri de çocuklarını pazarladıkları iddiasıyla tutuklanıyor. 2 kişi İstanbul'da gözaltına alınıyor. Eşim ve arkadaşları 2 zanlıyı almaya gidiyor'' dedi.

''Şüpheliler tartıştı'' iddiası
Şermin Yılmaz, aynı polis otosunda bulunan 2 şüphelinin birbirleri ile tartıştığını da vurgulayarak, ‘'Dönüş yolunda ise 2 şüphelinin aynı araçta bulunmasından kaynaklı olduğu düşünülen zanlılar arasında tartışma çıkıyor. Sonra kaçmaya çalışıyorlar, tekrar yakalanarak polis aracına alınıyor. Sonra da şüphelilerden biri fenalaşıyor'' şeklinde konuştu.

''Su ve çikolata verdi''
Kocası Mehmet Yılmaz'ın, fenalaşan şahsı kendine getirmek için benzin istasyonundan su ve çikolata alıp, zanlı Metin Sucu'ya verdiğini ve bu anlara ait görüntülerin de tesisin güvenlik kameralarına yansıdığını kaydetti. Şermin Yılmaz, ‘'Bu şahıs için eşim benzinliğe gidiyor, su ve çikolata alıyor. Kendine gelsin diye elinden geleni yapıyor'' ifadelerine yer verdi.
Elinde sedye ile 20 dakika doktor aradı
Kocasının 20 dakika boyunca hastanede doktor aradığını kaydeden Yılmaz, ''Hemen en yakın hastaneye intikal ettiriyorlar. Hastanede sedye elinde 20 dakika boyunca doktor arıyor. Koşturuyor. En sonunda ise ‘Yardımcı olun' bize diye bağırarak yardım istiyor. Ve maalesef 2 saat sonra şüpheli vefat ediyor. Yanındaki arkadaşı ise 15 dakika müşahede altında tutuluyor. Hiçbir şeyi bulunmadığı anlaşılarak, tutuklanıp, cezaevine sevk ediliyor'' ifadelerini kullandı.

Bir saat içerisinde hayatları karardı
Kocasının 19 yıllık başarılarla dolu bir meslek hayatı bulunduğunu, başta ailesi olmak üzere meslektaşları tarafından da çok sevildiğini anlatan Yılmaz, ''Bir saat içerisinde bütün hayatımız değişti. Çok güzel giden rutin bir hayatımız vardı. Eşim çevresi ve meslek hayatında sevilen bir kişiydi. Çok zor durumda kaldık. Perişan olduk. Beklemediğimiz bir durumdu. Suçlamalar kabul edilebilir suçlamalar değildir. Başımıza gelen bu olayı daha 1 hafta önce duyulmaya başlandı. Arkadaşları sürekli bizi arıyor, teselli ediyor. Böyle bir şey yaptıklarına asla inanmadıklarını söylüyorlar. Eşimin ekip arkadaşları bile kocamın herkese mütevazi, candan yaklaştığını söylüyor'' dedi.

''Linçten kurtardılar'' iddiası
Görevi boyunca kocasının tüm suçluların hak ve hukukunu koruduğunu da ifade eden Yılmaz, çocuk istismar soruşturmasında gözaltına alınan ilk şüphelilerin linç edilmek istendiğini, kocası ve arkadaşlarının vatandaşlar önüne set olarak şüphelilerin zarar görmesini engellediğini de ifade etti. Acılı eş, ''Hemen hemen her hafta bölgede çocuk istismar ve taciz suçları önlerine gelirdi. Benim eşim, sürekli bunların sevkiyatını yapar, almaya gider. Hiç birinde böyle bir şey olmadı. Eşimin tutuklanmasına neden olan çocuk istismar suçu duyulunca, eşim ve mesai arkadaşları ilk şüphelilerin önünde set olmuş, halkın linç girişimini önlemişti. Karakola gelen olaylarda, eşim mağdur ailelere elinden geleni yapardı. Bir çocuk ilk kez eşimin sayesinde bot giymiştir. Bir başka ailenin de faturalarını ödemiş, kömürüne kadar tüm ihtiyaçlarını eşim ve arkadaşları, temin etmiş ve gidermiştir. Başka bir gün de eşim, bir ailenin çocuklarına çorap alamadığını öğrenmiş ve hemen eve gelmişti. Kendi çocuklarımın çorap ve kıyafetlerini alıp, o aileye vermiştir. Uyuşturucu kullanan gençlerle konuşup, ikna eder, bağımlılıktan kurtulmasını sağlardı. Buna benzer bir çok olaya şahit olduk. 20 yıllık bir polis memurudur. Maalesef 20 yıllık polis memuru, emekliliğine 1 ay kala, bu suçlama nedeniyle emeklilik hakkından da mahrum bırakıldı'' şeklinde konuştu

''Babaları için şeker aldılar ama veremdiler''
Yılmaz, kendisinin ve çocuklarının kocasının suçlu olmadığına inandığını da vurguladı. Kocasının beraat edeceğine inanmalarına rağmen 21 yıl hapis cezasına çarptırıldığını da anlatan Şermin Yılmaz, ''Çocuklarım geçen yıl bayramda, babalarının çok sevdiği damla sakızlı şeker aldı. Babaları gelecek diye bekledi. Genelde babaları çocuklarına alır ama benim çocuklarım aldı. Ve bir yıldır gelecek diye babalarını bekliyor. Her gece babaları ile olan videolarını izleyerek, uyuyor. Hatta uyuyamıyor, çoğu gece. Benim psikolojim mahvoldu. Eşimin kendi ailesi ayrı. Annesi hastanelerden çıkamıyor. Sürekli baygınlık geçiriyor. Hayatımızı mahvettiler'' diye konuştu.
Yılmaz, 21 yıl hapis cezasına çarptırılan meslektaşı Muhammet Emin Cergibozan ile bekçi Uğur Oruç'un yakınları ile birlikte Bartın'da basın açıklaması da düzenleyerek, tepki gösterdi. Yılmaz buradaki açıklamasında, bir çok yargılamada çok basit gerekçelerle birlikte iyi hal gözetildiğini hatırlatarak, görevini yapmaktan başka suçu bulunmayan kocası ve mesai arkadaşlarının beraat etmesi gerektiğini ifade etti.
Şermin Yılmaz, kararı temyize götüreceklerini de ifade etti.

İHA

Zonguldak Haberleri

Editör: Aybüke Ünal