MELİKE BİRGÖLGE
Almanya’nın Essen kentinde yaşayan Zafer Kaman ile imzasını attığı asfalt ve arazi aracı ATV motoru KAMAN Z1200 serisini, tasarım ve üretim sürecindeki yaşadıklarını, üretim merkezi olarak neden Çorum’u seçtiğini konuştuk.
Yurt dışında yaşayan biri olarak, kendi imkanlarınızla, farklı bir ATV tasarlayıp ürettiniz. Böyle bir tasarım yapmanız için ilk çakan kıvılcım neydi?
Çocukluğumda başlayan motor sevgisi ve merakıyla diyebilirim. Babam Zündapp motorlarını alıp tamir eder, satardı. Birinin kasası o kadar darbe yemişti ki, onun motorunu çıkarıp köşeye koymuş, öylece bekliyordu, bir ara Kettcar pedallı dört teker Gocart gibi. O zamanlar Kettcar motorlu yoktu. Ona o Zündapp motorunu takarak, 16 yaşımda trafiğe çıktım ve polise yakalandım. Polis fotoğraf çekip, çekici ile alıp götürdü. İşte o an bende bu sevda başladı. Ne yazık ki gençlik yıllarımda maddi ve manevi sorunlar yüzünden hiçbir zaman ardından yürüyemediğin bir proje, beni bugünlere kadar sürükledi.
BAKIŞLARI BİR CANAVARA BENZEMELİYDİ!
Yaptığınız ATV’lerin diğerlerinden farkını sorsam, neler söylersiniz?
ATV'nin üstündeki kıyafetin ve kafasının bakışlarının bir canavara benzemesini istedim. Yüzlerce ATV'lere baktım. Çoğu ATV'de grenajın yer almadığı gibi, karizmasız durduklarını gördüm. Bana hiçbir şey ifade etmiyordu, sadece bir araç olduklarını gösteriyordu. Oysaki ben daha farklı ve sadece sağlam, güçlü değil, bir de karizmatik ve korkutucu olmasını istedim.
Kişisel kullanımın yanı sıra hangi alanlarda kullanılması, o sektöre kolaylık sağlar, verimi arttırır?
Asfalt için üretildi. Amaç asfaltta hızlı şekilde, devrilmeye şans vermeden sürat yapmak. Diğer araçların yıkılma oranı daha yüksek. Virajlarda yoldan kopmaması çok önemli. Aslında tamamen asfalt için tasarlanmış ama gerektiğinde orman yollarında da kullanılabiliyor.
Kaman Z1200 serisi, çok amaçlı hizmet sektöründe, nerelerde kullanılabiliyor?
Araç, yangına ilk müdahale aracı olarak, ya da polis, jandarma için şehir içinde bir noktadan bir noktaya hızlı ulaşım için de kullanılabiliyor. Kaman Z1200 arkasına ve yanlarına monte edilebilen bagajlarla yangına ilk müdahale aracı olarak da kullanılabilir. Bu bagajlara yangına müdahale için gerekli araç gereç konulabileceği gibi, 8 tane de yangın topu denilen yangın söndürme topları konulabiliyor. Bu topların her biri yaklaşık 12 metrekare bir alanı söndürme kabiliyetine sahip bir yangın tüpü etkisi gösteriyor.
KAMANZ ATV’LERİ; KİŞİSEL, POLİS, İTFAİYE, CANKURTARAN, KURYE GİBİ BİRÇOK ALANI DÜŞÜNEREK YAPTIM!
İki tekerli motor kullanmaktan korkan, güvenli bulmayanların da rahatça kullanabileceğini de belirtiyorsunuz. Bunun gibi ön plana çıkan başka önemli özellikleri neler peki?
Kaman'ın her şekilde park sorunu daha az, geri vitesi olan bir projedir. Ayrıca zevk verici bir kullanışı ve hızlı süratte gittiği zaman ön takımlarının asfalta yapışmasını sağlayan bir araçtır. Her şekilde ATV'nin kişisel, polis aracı, itfaiye ve cankurtaran ilk/ön müdahale için birebir. Bunlardan başka, getir - götür servis için de gayet iyi bir seçenek.
Prototipi beğenilen araç, dizi ve filmlerde de kullanılmış. Tüm bu farklı sektörlerde işe yarayan, iş gören Kaman Z1200’ün devamında yeni projeler de gelecektir sanırım?
Kaman Z1200, 1200CC olduğu için bu ismi taşıyor. Z300 Z600 Zeco / Flash gibi modeller var. Hayatımın 20 yılını projelerle geçirdim. Bununla birlikte iki projem daha var. Benim için Kaman projesi daha önemli olduğu için öne çektim. Hiçbir şekilde ne devlet desteği ne bir kuruluştan yardım ne sponsorlardan destek almadan, hayatımda birçok şeyden vazgeçip, hatta sosyal hayatımı, zamanımı feda ettiğim bir proje.
TÜRK'ÜN GÜCÜNÜ HAFİFE ALMASINLAR!
Yaşadığınız Almanya’da, Avrupa ülkelerinde, Amerika’da değil de, Türkiye’ye üretim önceliği verdiniz. Evet. Çünkü Türk olarak Türkiye'nin gurur duyduğu bir markası olsun, TOGG’un kardeşi! (Gülümsüyor) Türk'ün gücünü hafife almasınlar, ‘Biz boş değiliz’in ispatı! Vatanım için uğraşıyorum.
Üretim merkezi olarak Çorum’u seçtiniz. Neden Çorum - Boğazkale?
Çorum dünyanın orta noktası ve ekonomisi çok hızla büyüyor. Boğazkale Çorum'un
sakin bir mevkisi. Hattuşa bizim geçmişimizde tarihte iz bırakan ve günümüzde UNESCO’nun 1986’da Dünya Miras Listesi’ne aldığı değerli bir yer.
Boğazkale’de ATV üretiminin yapılacak olmasına oradaki, yöredeki insanların yaklaşımları nasıl oldu?
Boğazkale’nin yerlileri bir anda şaşırdılar. Neden burası diye onlar da sordu ama çok iyi karşıladılar ve heyecanla bekliyorlar.
Bu arada Boğazkale, geçmişte ve günümüzde hâlâ bir turizm merkezi. Daha da canlandırmak bizim elimizde. Ve destek sağlanırsa, farklı projelerinizin de olduğunu da söylüyorsunuz.
Bunu çok istiyorum. Yıllardır kendi imkânlarımla, ilk kez, Türk olarak bir ATV’yi trafiğe çıkartmanın gururunu yaşıyorum. Cumhurbaşkanımız ve Türkiye Cumhuriyeti’nden destek bekliyorum. Cumhurbaşkanımız, böyle bir yardımı medyada açıklamış ve bu tür projelerde destek olacağına söz vermişti.
16 yaşında Gocart aracına 50 CC’lik motor monte edip trafiğe çıkmış ve ceza yemişsiniz. O yaşlarda bile bu tür konulara merakınızın, size böyle bir buluşunuzla taçlandıracağı aklınıza gelir miydi?
Açıkçası tabii ki hayır, aklıma gelmezdi. Ama çok küçüklüğümde bile yaramazlığımdan ve kabiliyetimden dolayı insanların diline düşmeye başlamıştım. Aklımda hep ‘Bir gün çok güzel bir şey olacak!’ düşüncesi vardı. Ama ne olacağı tabii ki belli değildi. (Gülümsüyor)
ELON MUSK'TAN DESTEK RİCASINDA BULUNACAĞIZ!
Son yıllarda elektrikli araç kullanımının artışına bakarsak, bu konuda başka projeleriniz de vardır?
Tabii ki elektrikli araç projesinde şu an çalışmalarımız devam ediyor. Bu konuda dünyanın tanıdığı Elon Musk'tan yardım ve destek ricasında bulunacağız. Biz derken, ekipmanımla birlikte. Bizi kırmayacağından eminim.
Zaman içinde hem motor kullanma hem de üretme tutkusundan vazgeçmeyerek, dizaynı size ait olan ATV’yi ürettiniz. Tutkunuz ve vazgeçmemek sizi başarıya götürdü diyebilir miyiz? Başarı kıstaslarınız nelerdir sizin için?
Sadece dizaynı, vesairesi bana ait olan bir ATV üretmekle bitmiyor her şey. Bu, bir başlangıç ve daha başarılı olduğumu söyleyemem. Bazıları için çok başarılı olabilirim ama üretime geçip dünyaya tanıtmadan önce benim başarım başarı değildir.
MAL - MÜLK DEĞİL, BAŞARI MANYAĞIYIM!
Anlıyoruz ki, sizin için başarı her şeyden önce geliyor?
Bütün varlığımı, kazancımı hepsini Kaman projesine aktardım. Yaşayabileceğim lüks ve güzel bir hayattan vazgeçip, başarının arkasında durdum. Anlayacağın ben mal - mülk manyağı değil, başarı manyağıyım.
Tabii ki yaşadığınız Almanya ile kıyaslamanız için değil ama gerek araç üretimi, gerek ekonomi gerek insanların yaklaşımı konusunda Türkiye’de, Türkiye’ye geldiğinizde sizi neler şaşırtıyor, bariz olarak? Türkiye'de böyle bir projenin gerçekleşeceğine çoğunun inancı yok. İnsanların çoğundan, ‘Böyle bir projeyi Türkiye desteklemez’ ifadeleri ile karşılaşıyorum. Oysaki şu an Türkiye'de yapılan TOGG’dan hariç uçaklarımız, füzelerimiz, tanklarımız Amerika'dan mı geliyor, Çin'den mi geliyor?
HER ŞEY OL AMA DOMİNO TAŞI OLMA!
KAMANZ serisini tasarlayıp üretme sürecinizdeki deneyimlerinizin size
öğrettikleri?
Her şey ol ama domino taşı olma! Kendi işinle kendin ilgileneceksin! Eğer başkasına bırakırsan domino taşı gibi yıkılırsın! Kafanda bir şey varsa ve sen onu doğru biliyorsan, olacağına da inanıyorsan, onun peşini bırakmayacaksın. Başkalarının sözüyle hareket edersen kaybetmeye mahkûmsundur. Dediğim gibi bir başarıya ulaşmak istiyorsan kendi işini kendin yapacaksın.
3-4 BORUNUN ARASINA DİREKSİYON SIKIŞTIRMAK, 4 LASTİK TAKMAKLA
OLMUYOR BU İŞLER!
Gördüğüm kadarıyla çok emek, çok ince iş var.
Aynen… Böyle bir aracı var etmek her yiğidin kamçısı değildir. Sonuçta yıllarını veriyorsun ve bu yetmiyor, her ilerlediğinde aklına daha değişik, daha kaliteli şeyler geliyor ve tekrar baştan başlıyorsun ya da bazı bitirmiş olduğun o güzel eseri daha mükemmel yapmak için zaman kaybediyorsun. Maddi ve manevi çok yoruyor seni ama sen buna rağmen aşkla, sevgiyle başarmak istiyorsun. Kamçısı oldu mu bilmiyorum. (Gülüyor) ‘Ben şöyle yaparım, ben böyle yaparım’ diyerek olmuyor bu işler. 3-4 borunun arasına direksiyon sıkıştırmak, 4 lastik takmakla da bitmiyor.
HİÇBİR ŞEY İCAT ETMEYEN İNSANLAR, KUSUR BULMAYA ÇALIŞTILAR!
Bu dizaynı yaratma sürecinde ve akabinde, size olumsuzluklar yaratanlar, önünüzü kesmek isteyenler oldu mu? Bu konuda neler söylemek istersiniz?
ATV motorunu ben yaratmadım. Bunu ne Yamaha yarattı, ne Canım ne Polaris ne de Kymco. Ama birkaç özellikle fark yaratarak bir hatta iki basamak daha çıktığımı düşünüyorum. İlla ki her bir şeyde bir kusur bulmak isteyenler oldu. ‘Fiyatı tutmaz ya da kimse almaz. Türk yaptı diye piyasada yer almaz. Keşke öyle yapmayıp, şöyle yapsaydın ya da şurasını niye böyle yaptın, niye grenajları çok büyük, neden sade asfalt için yaptın vs. Ne lüzum vardı, zaten piyasa dolu’ gibi cümleler… Kendileri hiçbir şey icat etmeyen insanların dilinde dolaştık. Ve şunu da söyleyeyim, ben Kaman’ın bütün patentlerini aldım.
LİSEYİ BİTİRMEYENLER BİLE, AYA NASIL ÇIKILACAĞININ HESABINI BİLİYORLAR!
Ve bu tür yapıcı olmayan insanlara cevabınız ne şekilde oluyor?
Bu cümlelerim için özür dilerim ama gerçekleri söylemem gerekiyor. Bizim milletimiz çok kıskanç millet. Bizim milletimizin çoğu, hiçbir şey icat etmeden laga luga yapan bir millet! Üniversiteyi geçtim, daha liseyi bile bitirmemiş insanlarımız var ki, aya nasıl çıkılacağının hesabını biliyorlar!