31 Mart yerel seçimleri öncesinde özellikle iktidar ve ona bağlı Belediyeler seçimleri yeniden kazanabilmek için inanılmaz şekilde su gibi para harcadı. Tatbikîde onu muhalefet partisi ve diğerleri de güçleri nispetinde takip etti.

Seçimler bitti,

Kazananlar kazandı;

Kaybedenler kaybetti.

Mazbatalar alındı Başkanlar koltuğuna oturdu.

Nezaket ziyaretleri de bitti bitiyor.

Hani evliliklerde “Cicim ayları bitti”.

“S… ç. ayları başladı” denir ya espriyle karışık.

İşte tam bu örnekten hareket ederek şimdi seçilen başkanlar kara kara düşünüyor.

Evdeki hesap ne zaman çarşıya uymuş ki şimdi uysun.

“Ahmet gitti, Mehmet geldi” misali;

Gelen Mehmet giden Ahmet’in bıraktığı borç batağını nereden bilsin ki?

Ne zamanki başkanlık koltuğuna oturdu borçları öğrendi işte o zaman saçındaki beyazlar daha da beyazlaşmaya başladı bile şimdiden.

Bu saatten sonra hangi partiden olursa olsun seçilen başkanların her biri sakın demesin ve sakın karaları bağlamasın. “Ben bu borç altında nasıl hizmet yapacağım.” diye.

Yapacaksınız hem de bal gibi yapacaksınız.

Vatandaşa hizmet için aday olup seçildiniz.

Verdiğiniz sözler var, projeler var.

Bütün bu sıkıntıları tahmin ederek sırf (A) Partisi veya (B) partisi seçimi kazansın diye adaylık için günlerce çırpınıp mücadele etmediniz mi?

İşte size koltuk, işte makam.

Buyurun top sizde artık.

İster topu ağlara yollar puan kazanırsınız.

İster topu avuta atarsınız.

Senet ve seçim zamanı çabuk gelirmiş.

Geldiği zaman da sandık vatandaşın önüne konulduğunda işte o zaman vatandaş da sizi sandığa gömer.

Tıpkı 31 Mart’ta gömülenler gibi.

BORÇ YİĞİDİN KAMÇISIDIR

 “Borç yiğidin kamçısıdır atasözünde bahsedilen borç almak çalışmaya teşvik eder, borcunu ödeyebilmek için daha fazla çalışmak gerekir. Çünkü borcunu ödemesi gerektiğini bilir ve o borç bir kamçı gibidir. Kişi bu kamçının pençesinden çabucak kurtulmak için çabalar ve borcunu bir an önce bitirmeye çalışır. Borcun varlığı onu rahatsız ederek daha çok çalışır.” 

Yaşadığımız ülkemizde yıllar yılı herkesin borcu mutlaka olmuştur. Borç yiğidin kamçısı denir. Borç olmadan bir şeylere sahip kim olmuş ki bugüne kadar.

Devletlerin de borcu vardır.

Bakın Amerika’ya borç batağında ama dünyayı yönetiyor.

Ülkemizde var oldu olası hep borçta ama çok şükür ki ayakta duruyor ve durmaya da devam edecektir.

Sıkıntılar olur önemli olan bu sıkıntıları akıllı bir şekilde bertaraf etmektir.

Aklın yolu birdir.

Ya bu deveyi güdeceksin ya da bu diyardan gideceksin.

Arife tarif gerekmez. Kalın sağlıcakla.

*** *** ***