Fatih Sultan Mehmet neden Mahmut Paşa’yı öldürdü? Osmanlı tarihinin bu çarpıcı olayı hangi sebeplerle yaşandı? Mahmut Paşa kimdi, Fatih’in gözünde neden itibardan düştü? Gerçekten ihanetten mi suçlandı yoksa saray entrikalarının bir kurbanı mıydı? Osmanlı’nın en güçlü döneminde yaşanan bu olay, tarihçilerin hâlâ tartıştığı konular arasında yer alıyor. Peki Fatih Sultan Mehmet’in Mahmut Paşa’yı idam ettirmesinin ardında hangi nedenler vardı? İşte tarih sayfalarına geçen olayın arka planı…
Mahmut Paşa Kimdir?
Aslen Arnavut kökenli olan Mahmut Paşa Angelović, Fatih Sultan Mehmet döneminde Osmanlı İmparatorluğu’nun en önemli devlet adamlarından biri olarak görev yaptı. Sadrazamlık makamına kadar yükselen Mahmut Paşa, hem askeri hem diplomatik başarılarıyla öne çıktı. İstanbul’un fethinden sonra sarayda büyük nüfuz kazandı ve Fatih’in en güvendiği isimlerden biri haline geldi. Ancak saray içindeki çekişmeler ve Mahmut Paşa’ya yöneltilen bazı ithamlar, zamanla bu güvenin zedelenmesine neden oldu.
Tarih kaynaklarına göre Mahmut Paşa, Fatih’in şehzadesinin düğününde yaşanan bir olay sonrası gözden düştü. Rivayete göre düğün sırasında yaşanan bir aşk ilişkisi ve bu durumun saray onurunu zedelemesi, Fatih’i öfkelendirdi. Mahmut Paşa, bu olayın ardından görevden alındı ve kısa süre sonra idam edildi. Bazı tarihçiler ise asıl nedenin “ihanet” değil, saray içi kıskançlık ve siyasi çekişmeler olduğunu savunmaktadır.
Osmanlı kroniklerinde Mahmut Paşa’nın ölümüne dair farklı anlatımlar yer alır. Kimileri onun devlet sırlarını paylaşmakla suçlandığını, kimileri ise Fatih’in özel hayatına dair söylentiler yüzünden haksız yere cezalandırıldığını yazar. Ancak çoğu tarihçi, Mahmut Paşa’nın sadrazamlık döneminde devletin güçlenmesinde büyük rol oynadığını kabul eder. Bu nedenle idam kararı, dönemin siyasi dengeleri ve saray entrikalarıyla yakından ilişkilendirilir.
Mahmut Paşa, Osmanlı’da sadece bir devlet adamı değil, aynı zamanda bir hayırsever olarak da tanınmıştır. İstanbul’da kendi adıyla anılan Mahmut Paşa Camii ve çevresindeki külliye, onun izlerini günümüze taşıyan en önemli eserlerdendir.
