Bir kişi, Bir şirket, Bir yerden evine, iş yerine bir ürün aldığında o ürünü tepeden tırnağa inceliyor, değil mi?
Öncelikle fiyat araştırması yapıyor..
Özelliklerini kıyaslıyor..
Kullanım alanlarına bakıyor..
Üretim tarihine bakıyor..
Garantisine bakıyor..
İadesi var mı, ona bakıyor..
Beğenirse bir de üzerine güzel güzel bir pazarlık yapıp bu ürünü almaya çalışıyor.
Peki hatalı bir ürün aldığında ne yapıyor vatandaş?
Haliyle o ürünü değiştirmenin yollarını arıyor.
Şirketse bu alımı yapan satın alma memurundan, onaylayan genel müdürden hesap soruyor.
Hata kendinde ise pişmanlık duyuyor dizlerini dövüyor ben bu hatayı nasıl yaptım bu masrafa Nasıl girdim diyor.
İnşaat yaptırırken de aynı değil mi?
Yahu evini yaptırırken ve ya ev alırken merdivenlerini “tabut indirmek için uygun olsun” diyen insanlar tanıyorum.
Niye böyle diyor vatandaş?
Yarın öbür gün hasta olur sedye lazım olur, ölüm olur evden tabut çıkar..
İnşaat halinde aldığınız bir dairede yatak odanızın ortasından üst katta ki komşunuzun atık su borusu geçmesi durumunda ne yaparsınız?
Önce ilgili kişiye söylersiniz, sonra bir gelişme olmuyorsa boruyu kırıp atarsınız..
Ancak mesele Devletin malı olunca maalesef aynı duyarlılığı göstermiyoruz.
Devletin malı deniz yemeyen domuz demişler ya,
Kamuda iş yapıp da Devletin malını korumayıp çarçur eden de bildiğin domuzun önde gideni...
Kamu ile ilgili size şimdi iki örnek vereceğim bir tanesi Saltukova'dan bir tanesi Filyos'tan.
Devlet Demir Yolları beldelerimizde vatandaşın, muhtemelen karşıdan karşıya güvenli bir geçişi için üst geçitleri planladı.
Yerleri tespit edildi ve projeler bitirilip “buyurun, karşıya rayların üzerinden değil artık buradan geçin” denilmek üzere teslim edildi.
Yapılan bir hizmetin insan hayatını kolaylaştırması planlanırken aynı zamanda estetik açıdan da kente değer katması tercih edilir.
Ancak gelin görün ki Saltukova ve Filyos’da yapılan tren yolu üst geçitleri bu ikisinden de yoksun.
“Alın size bütçe, bunu bir şekilde harcayın” denilse de insan hayatını zorlaştıran bir yapı ortaya çıkmaz!
Bu iki belde de bu üst geçitlerin yapıldığı tarihten günümüze kadar kaç kişinin kullandığını sorsam yılda ortalama 12 kişi deseniz de doğru cevap olarak kabul edilmesi gerekir.
Yılda ortalama on iki kişi!
Ne kadar da yoğun değil mi?
Yarın öbür gün vatandaşlar tren yolu üzerinden geçerken trenin altında kalmasın diye DDY buraları sağlı sollu kapatsa bu üst geçitler sizce kullanılır mı?
Kullanılırsa asıl felaket o zaman başlar. Bu geçitler hem dik, hem basamakları dar, hem de biri kazara düşse hastaneye yetişmez yolda ölür, ölmese de sakat kalır.
Gençlerin bile tırmanırken zorlandığı bir üst geçit için, elinde Pazar çantası olan teyzeye, kucağında çocuğu olan anneye, bir elinde bastonu olan amcaya “artık buradan çıkacaksınız” demek o kişiye hakaret olur!
Asansör mü varmış?
Diyenler varsa o halde gelsinler asansör ile çıksınlar!
DDY oraya bir bomba koymuş ve pimi de elinde bekliyor.
Özellikle Saltukova da Pazartesi günü kurulan Pazar dolayısıyla tren rayları üzerinden yüzlerce vatandaş geçiyor.
Buraya bir geçit yapmak gerekirse tırmanma duvarı gibi bir üst geçit değil, alt geçit yapılmalıydı.
Alt geçit hala bir ihtiyaç!
Umuyorum bu yazımızdan sonra özellikle Saltukova da kullanışlı bir alt geçit çalışması planlanır.
Hatalı işlere neden müdahale edilmez ki?
Hem vatandaş olarak hem yerel yönetimler olarak şehrimizde yapılan hatalı işlere neden engel olmuyoruz?
Yeri orası değil diyerek, bu proje uygun değil diyerek bir şehrin gelişimine engel olan planlamalara, vergilerimizin çarçur edilmesine neden “dur” diyemiyoruz?
2012 yılının sonundan 2016 yılı arasında Irmak-Zonguldak demiryolu hattında, hattın alt ve üst yapısının rehabilitasyonunu gerçekleştirildi.
Tren seferleri 4 yılı aşkın bir zaman durdu.
Bu dönem içinde pek ala burada bir alt geçit yapılabilirdi.
Bu atıl durumda ki üst geçitlerden daha da uyguna mâl edilebilirdi..
Çaycuma tren istasyonun orada yapılmış.
Yapılabiliyormuş demek ki!
Birçoğumuz üzerine vazife olmayan işe burnunu sokar ancak üzerine vazife olduğu şeyi de umursamaz!
Yetkililerden beklentimiz bu üst geçitlerin bir halta yaramadığının anlaşılıp ihtiyacı olan yerlere alt geçit çalışmalarının başlatılması.
