Ben sendikacılık hayatım boyunca şu ilkeyi hiç bozmadım:
Sendika yönetiminde hangi görevde olursan ol,hatta sıradan bir üye bile olsan,işçinin yanında olacaksın!
Emekçinin arkasından dedikodu yapmayacaksın.
Onu tahrik edip küfrettirerek ses kaydı alıp genel merkeze şikâyet etmeyeceksin!
Ama maalesef bugün Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Zonguldak Şube Başkanı olan Hakan Uzun,bütün bu kirli oyunların altına imza atmıştır.
Yalnızca bununla da kalmamış,işçiyi işçiye kırdırmış, fesatlıkla ve dedikoduyla emekçiyi birbirine düşman etmiştir.
Sonuç ortadadır:
7 ay önce 1800 üyeyle teslim ettiğimiz Şube, bugün ağır bir enkaza dönüşmüştür.
Bülent Ecevit Üniversitesi’nde 300 üyemiz kayıp.
Zonguldak Aile ve Sosyal Hizmetler’de neredeyse sıfır noktasına düşmüşüz.
Bolu’da,Karabük’te büyük kayıplar var.
Kısacası Zonguldak Şubenin bel kemiği kırılmıştır!..
Bu tablonun tek sorumlusu Hakan Uzun’dur.
Çünkü Hakan Uzun basiretsizdir!
Çünkü Hakan Uzun yöneticilik nedir bilmez!
Çünkü Hakan Uzun’un liderlikle uzaktan yakından ilgisi yoktur!
Seçildiği günden bugüne,yetkili olduğumuz üniversitelerde tek salon toplantısı dahi yapmamış,üyeyi örgütlemek bir yana, var olan gücü de eritir hale gelmiştir.
Üye sayımız %40 oranında düşmüş, Zonguldak şubesi darmadağın olmuştur.
Buradan açıkça ilan ediyoruz:
Genel Merkezi suçlamak,bu rezaleti örtmeye çalışmaktır.
Suçlu bellidir:Hakan Uzun!...
Zonguldak Şubesini bu hale getiren,işçiyi idarenin insiyatifine bırakan o dur.
Bu yüzden çağrımız nettir:
Hakan Uzun derhal istifa etmelidir!
Diğer Tavsiyem de...
Emekliliğini hak etmişsin,çekil evine, otur dinlen.
Bu iş senin harcın değildir.
Çünkü sen emekçinin yanında değil, idarenin gölgesindesin!...
Çünkü sen işçiye kardeş değil,idareye yandaşsın!
Zonguldak Şubesi bu kamburdan kurtulmak zorundadır.
Emekçinin gücü, senin basiretsizliğine kurban edilmeyecek kadar değerlidir.