Bu defa isim vereceğim; Birçok konuda eleştirdiğim, insanları oralı-buralı ayırarak ve kafayı birine taktı mı bir daha yakasını bırakmayan vs. Daha birçok konuda ayrı düştüğüm sayın Ali Rıza Tığ’a bu defa alkış tutuyorum. Doğruya doğru…
Köşe yazısında dile getirdiği sorunlar ve çözüm önerilerini herkesin okumasında fayda olduğu gibi sorunların çözümünü defalarca dile getirmeme rağmen kendi siyasilerim tarafından bile yok sayılmam en büyük hayal kırıklığımdır.
TTK bu kentin göz bebeğiydi ve eski şaşaalı günlerine dönemese bile yeniden masaya yumruğunu vuracak gücü olduğunu yeter ki sistemde radikal adımlar atılsın diye yalvardığımız çok oldu, oysa ben şan-şöhret peşinde olmadığım gibi para-pul ile de işim olmadığını, tüm çocuklarımın işleri güçleri olduğunu, benim babamın taa Ardahan’dan gelerek madencilik yaptığını, benim de bu kentte karnımın doyduğunu, çocuklarımın da burada iş güç sahibi olduklarını defalarca yazdım ve bu kente vefa borcum olduğunu dile getirdim, bu nedenle Ali kardeşim kadar bu kente aidiyet duygusunu taşıdığımı belirtmek isterim. Balık hafızası bir toplum olduğumuzdan çözümler konusunda yazdıklarım ortada ama herkes sanırım okumadan geçmiştir, olsun ben üzerime düşeni yaptım ve yapmaya devam edeceğim çünkü bu kentte yaşamayı ve ölmeyi planlamış bir Zonguldaklıyım. Yaptığı güzel işlerin yanında işin biraz da şovuna kaçan siyasetçilerimiz de oldu ve hala varlar: Deprem bölgesine giderek yanındaki adama cep telefonunu verip başını enkaza sokarak “çek çek” diyen siyasilerimiz olduğu sürece bu kentin sorunları ve çözüm önerilerinizi istediğiniz kadar yazın çizin kağıt üzerinde kalmaya mahkumdur, bu kenti gerçekten seven ve nereli olduğu tartışılmadan yaptığı işlerle başarılı olabilecek tüm erk sahiplerine ihtiyacımız var, seçimler yaklaştıkça sanal ortamlarda ayetler ve hadisler paylaşan, milletin cumalarını kutlayan siyasetçilerimizle de bir yere varamayız.
Kentin imar sorunu, trafik sorunu, Filyos Projesinin yakın gelecekte bu kente yapacağı iyi yöndeki radikal katkısını görememe sorunu ve daha bir çok konuda çözülmesi çok kolay ama çözülmediği sürece cennetten bir yer olması gereken bu kentin bir cehenneme dönüşünde elini taşın altına koymayan kim varsa haindir ve bu kentte taş üstüne taş koyan kim varsa nereli olduğuna bakmaksızın, nereden geldiğine de bakmaksızın başımızın üstünde yeri vardır.
Teşekkürler sevgili Ali Rıza TIĞ…Doğruya doğru…