Geçip giden zamanın ötesinde, sana dair çok şey kaldı içimde.
En çok da özlemin kaldı.Sonra gülümseyişlerin ve güneşin aydınlığını anımsatan saçların.
Oysa,çok sevmiştimseni...
Ama bunu bir türlü dile getirememiştim.
Gönlümdeki büyü bozulsun istememiştim.
Her defasında uzaktan izlerdim güzelliğini,boşluğa doğru bakan gözlerini.
Bazen ardın sıra bakardım öylece. Sanki bir an geriye dönüp baksan yakalanacağımı zannederdim, çocuksu bir korkaklıkla.
İşte ben,seni hep böyle,uzaktan seviyordum.
Ama sen bunun farkında değildin.
Güzelliğine dair şiirler biriktirirdim gönlümde.
Sana dair öyküler yazardım,çünkü benim hikâyemin kahramanı sendin.
Güldüğün zaman gökyüzüne bakardın,gökyüzünü kıskandıran gözlerin vardı,ama sen bunu bile farkında değildin.
Zaman zaman karşılaşırdık sokaklarda.
Seni gördüğümde yüreğim kıpır kıpır atardı.
İşte o an aklım, ruhumu terk ederdi bir süreliğine.
“Merhaba” derken, bile içim içime sığmazdı.
Cesur olmama rağmen seni seviyorum demeye cesaretim yoktu.
“Ya kabul görmezse ? ” diye korkardım.
“Ya gönlün başka bir baharda hayat bulduysa?” diye kendime küserdim.
Ahh benim ahmakca ve çocuksu korkularım...
Sonra, mevsimler geçti aradan.
Bir gün göç eyledin başka bir diyara.
Şimdi neredesin?.. kim bilir,Kiminlesin? Bilmiyorum ama gözlerinin güzelliği hep aynı hatırımda.
Uzaktan sevdim seni...
Sustum,saklandım.
Gülüşün,Güneş gibi, Saçların kaldı,aklımda...
Bir “Seni Seviyorum” demeyecek kadar korkaktım.
Sen gittin,mevsimler geçti,hâlâ gözlerin aklımda!
Not:Bu köşe yazısı, tamamen hayal ürünüdür.
Gerçek kişiler, olaylar veya yaşamla ilgisi bulunmamaktadır.
Murat İLERİ