En son bir yakınımı önce Uzun Mehmet Göğüs Hastalıkları hastanesine oradan da dağı aşarak Atatürk Devlet Hastanesine getirmiştim. O zaman da örnek verdim. Zonguldak’ı yönetenler, temsil noktasında olanlar şoförleriyle değil de arabalarının direksiyonuna bizzat geçip bahsi geçen bu hastanelere bir zahmet kendileri gitsin de şehir içi sıkıntılarını ve hastanelerde yaşanan otopark krizlerini yaşasınlar demiştim!
Yine dün Zonguldak’a gelmem icap etti.
Bana kalsa zorda kalmadıkça, mecbur olmadıkça Zonguldak’a gelmem. Ne gezmek için, ne hastaneye, ne eş dost ziyaretine... Semtine bile uğramam!
Her yeni teknolojinin hayatımızı kolaylaştırdığı bu çağda Şehirler insanı neden yorar?
Nedenini ben yazayım.
2019 da seçim sonucuna bakın.
O seçimde bu şehir dile gelerek “Ben hizmete susadım, biri artık beni köy olmaktan, virane olmaktan, içinden çıkılamaz durumda olmaktan kurtarsın” demiş. Bu şehirde yaşayan halk bu sesi duymuş ve Ak Partili Ömer Selim Alan’ı belediye başkanı yapmış.
Sn Recep Tayyip Erdoğan’dan gelen belediyecilik kültürü ile birlikte Ak Parti li Ömer Selim Alan başkanlığında, milletvekillerinin, teşkilatların uyum içinde birlikte hareket etmeleriyle hislerini yitiren Zonguldak, üzerinde ki ölü toprağını silkeleyip hala nefes aldığının farkına varmış ve şehir hedef büyütmeye odaklanmışken..
Bugün göreve gelenleri ya da göreve getirenleri dinleyin.
Fevkani yıkılmayacaktı, köprü yıkıldı trafik içinden çıkılmaz bir duruma geldi. Suçlu Ak Parti, suçlu Ömer Selim vs. vs. bir sürü zırva...
Şehir nefes almaya, canlanmaya başlamıştı. Lakin bu şehri yaşanabilecek bir hale getirecek iktidar partisinin belediye başkanını istemeyerek Türkiye’nin her noktasında aldıkları bütün belediyeleri batıran bir zihniyete bu şehri yine teslim ettiler..
Ben bu senaryoyu iki kez Antalya da yaşadığım yıllarda tecrübe ettim.
İçinden çıkılmaz bir duruma getirilen Antalya’yı Ak Partili Menderes Türel göreve gelir gelmez devasa projeleri uygulamaya alarak büyük bir değişim başlattı.
Hizmetten rahatsız olur bu halk dedim.
Ve maalesef öyle oldu.
Ardından Antalya Ankara’dan zengin, Ankara’ya ihtiyacımız yok diyen CHP belediye göreve geldi.
Ağustos böceği gibi yediler içtiler,çaldılar oynadılar, adına festival deyip alkolü sokağa taşıdılar.
Hizmette süreklilik önemlidir.
Bunu sağlayamazsan şehir yaşanılmaz hale gelir. Ve nitekim de öyle oldu. Halk yine bir dönem sonra İktidar partisini göreve çağırdı.
Menderes Türel Yine beş yıl devasa hizmetlere imza attın Antalya da.. Yine yaranamadı..
Son iki dönemdir Antalya da hizmeti değil CHP li belediyede ki yolsuzluğu, hırsızlığı konuşur olduk.
Ankara baktı CHPli belediyeden bu Turizmin başkentine hayır yok en sonunda ulaştırma bakanlığı ile projeleri uygulamaya soktu.
Zonguldak’daaynı olmadı mı?
Tahsin Erdem beyefendi Bir üst geçit yapmayı beceremedi. Bırakın üst geçit yapmayı üst geçidin resmini çizemedi..
En sonunda karayolları üst geçit yapımını üstlendi.
2024 seçimlerinde de yine Ak Partili başkana görev verilseydi ne mi olurdu?
Başlanılan değişim son hızla devam ederdi.
Şimdiye kadar şehir içinde alternatif yollar çoktan açılmıştı.
BelkiWestaLifeavm’nin oradan Uzun Mehmet Camiine kadar kesintisiz bir üst geçit yapılacaktı..
Belki de şehir içinden Kozlu ya kadar tranvay hattını vardı..
Belki devlet hastanesi civarında katlı otopark yapılacaktı..
Belki Mithatpaşa tünellerinin devamı olabilecek BEUH uzanan bir tünel ile üniversite hastanesine direk geçişler olacaktı..
Belki Ereğli ye giden araçlar şehir içine girmeden transit geçecek yollar açılacaktı..
Belki kentsel dönüşüm ile yeni bir Zonguldak merkez ortaya çıkacaktı...
Şehir ayağa kalkacakken 31 mart 2024 de bile isteye çelme takarak yine kalkmasına izin verilmedi.
Kimse sağına soluna bakıp suçlu aramasın!
Çevrenizde olup bitenleri takip edin dostlar. Öyle ideolojik saplantılarla “terlikte koysalar yine veririm” i artık zihninizden bir silip atın.
Seçtiklerinizin davranışlarını değiştiremiyorsanız, siz değişsin.
Bu şehrin vebali hepimizin.