Hayat bazen hiç ummadığımız bir sokak köşesinde,bir çocuğun gözyaşında,bir annenin duasında gizlidir.

Erzincan’ın uzun caddelerinde yürürken karşılaşır insan,gönüllere dokunan hikâyelerle.

Dün öyle bir karşılaşma oldu ki, yüreklerimize umut düştü.
Vali Hamza Aydoğdu,halkın içinde olmanın, makamı sokakla birleştirmenin en güzel örneğini verdi.
Bu hüzün dolu caddenin birinde Kübra öğretmenle karşılaştı…

Kübra öğretmen, sıradan bir eğitimci değil.
O,sınıfının kapısından içeriye yalnızca ders değil, merhamet,vicdan ve şefkat de taşıyan bir yürek.
Bir anne gibi,bir baba gibi,bir abla gibi öğrencilerine sarılan bir gönül neferi...

İşte o gün,koca yürekli bir istekte bulundu Kübra öğretmenimiz :
“Sayın Valim,babası üç aydır yoğun bakımda olan bir öğrencim var.
İstanbul Hukuk’u kazandı.
Ama ne bursu var ne yurdu…Siz el uzatır mısınız?” Dedi ve gözyaşlarını boğuldu.

Hamza Aydoğdu hiç düşünmeden elini uzattı.
O genç yüreğe umut oldu.
O öğretmene güç oldu.
Bugün, Kübra öğretmeni “yılın öğretmeni” ilan ederek aslında bütün öğretmenlere,bütün insanlığa kocaman bir selam verdi.

Çünkü öğretmenlik, kuru müfredattan ibaret değildir.
Öğretmenlik, bir ışık olmaktır,bir yol göstermektir,bazen anne,bazen baba, bazen de hayata tutunan son dal olmaktır hayatta...

Bu topraklarda Halide Edip’ler hâlâ vardır.
Kübra Öğretmen onların devamıdır.
Elbette, bu ülkede erdemli yöneticiler de vardır.
Hamza Aydoğdu, Valimiz bunun canlı şahididir.

Hatırlatmam gerekir ki: Zonguldak Valimiz de, Osman HACIBEKTAŞOĞLU' da en az Aydoğdu Valimiz kadar duyarlı, vicdanlı ve Erdemli bir kişiliğe sahiptir.

Devletin makamı halkla buluştuğunda...
Kibir değil tevazu konuştuğunda,işte o zaman kalpler barışır,umut filizlenir.

Bugün bir kez daha gördük:
Bir öğretmen ve bir Vali,tek bir öğrencinin hayatında koca bir ülkenin vicdanını yeşertebilir.

Teşekkürler Kübra Öğretmen…
Teşekkürler Hamza Aydoğdu Valimiz …
Teşekkürler,bu ülkenin kalbine umut eken yürekler…