Vesta AVM açıldığı zaman büyük bir heyecan ve coşkuyla karşılanmıştı.
Çevre semtlerdeki vatandaşlar ayaklarının ucuna kadar gelen Markaların, sinemaların, yürüyen merdivenlerin, yiyecek içecek şölenlerinin tadını çıkarmaya başlamışlardı.
Hele bir de çocukların eğlence bölümü cıvıl cıvıl çocuk sesleriyle şenlenirken, çarpışan arabaların coşkusuyla adeta uçar gibi kanat çırpan yavruların heyecanı Westa'yı gerçek bir yaşam merkezi haline getirmişti.
Sonra birden, her şey sustu. Kepenkler indi kapılar kapatıldı. Avm'nin içerisini karanlık bir sessizlik kapladı. Ara sıra içeriye kaçak girmiş bir güvercinin kanat çırpınışları boş salonlardaki tozları havalandırırken, artık hiç gelmeyen çocukların seslerini özlermiş gibi daha da sessizleşip, suskunlaştı.
Ne olmuştu bu yaşam merkezine, kim nerede hata yapmıştı. Avm'ye bu hüzünlü Sessizlik neden çökmüştü. Avm olacak şekilde planlanmış bir yapım başka ne işe yarardı ki.
Ben eski İnanış gazetesi köşe yazarı Çağlayan Kahveci. Aktif olarak rahmetli Kemal Sönmez'in gazetesinde köşe yazdığım yıllar boyunca bu kadar hüzünlü bir manzara görüp, bu kadar üzücü satırlar yazdığımı hatırlamıyorum.
Westalife AVM'nin bir an önce bu mahzun halinin sona erdirilip bir an önce tekrar çocuk cıvıltılarıyla hayata dönmesini canı gönülden umutla bekliyorum.
İhsan Çağlayan Kahveci