Sosyal hizmetler... Adını duyduğunuzda, yüreğinizde sıcaklık oluştuyorsa eğer, sevginin vicdanın ve merhametin orada daha farklı bir anlam bulduğundan emin olabilirsiniz.
Sosyal hizmetler, devletin sıradan bir kuruluşu değildir aslında.
Elbette kamuya hizmet eden bütün birimler, tüm kurum ve kuruluşlar bizler için kutsaldır.
Çünkü oradaki irade, devleti temsil eder ve millet için hizmet eder.
İdarecinin basiretsizliği, liyakatsızlığı yada kişilik bozukluğu bu kuruluşların, amaç ve hedeflerini sekteye uğratmış olsa bile, yine de asli görevinden hiçbir şey kaybettirmez.
Dedim ya, Sosyal Hizmetler, yapısı ve görevi itibariyle farklı bir kuruluştur.
Onun içerisinde, nice Sevgi pınarları akar da, çoğunuz göremezsiniz.
Bir de o sosyal hizmetler kuruluşlarının, fedakarlıkla ve insanüstü gayretle çalışan, emekçileri vardır.
İşte onlar, bazen bir öksüzün, bazen de bir yetimin mutluluğu için, Peygamber sevgisine mazhar olmak için, o fedakarlıkla ve o sevgiyle yaklaşırlar.
Kendi öz çocuğundan bile, daha fazla sevgi ve ilgi gösterir onlara.
Bir de, her geçen gün, ülkemizdeki yaşlı nüfusumuz hızla artmaktadır.
2025 yılı itibarıyla ülkemizde yaklaşık On milyon , ( 65 yaş üstü ) vatandaşımız bulunmaktadır.
Yaşam koşulları itibari ile, bu yaşlılarımızın bir kısmı huzurevlerinde yaşamaktadır.
İşte yine burada Sosyal hizmetlere bağlı kuruluşlarda, görev yapan bakım personeli arkadaşlarımın, kardeşlerimin fedakarlığı söz konusudur.
Maalesef, evlatlarının Bayram'dan Bayram'a bile ziyaret etmediği, adeta hayatın köşesine itilmiş, yaşlılarımıza bizim annemiz, bizim babamız yada bizim dedemiz, şefkati ile bizler bakmaktayız.
İnanın, bu işlerin parayla ölçülebilecek hiçbir yanı yok.
Zaten aldığımız ücret de, Türkiye'nin, içinde bulunduğu bugünkü koşullar itibariyle, geçinmeye ancak yetebiliyor.
Kaldı ki, Hak-iş konfederasyonuna bağlı, ÖZ-Sağlık İş Sendikası, Aile ve Sosyal Hizmetler emekçilerini, adeta namerde muhtaç edecek duruma getirdi.
Neyse, bu konuya ilişkin olarak, sitemimi ve önerilerimi bir sonraki yazımda, dile getireceğim.
Nerede, bir Sosyal Hizmetler kuruluşu varsa, orada insanlığın ve vicdanın ayak seslerinin yankılandığı, emekçi kardeşlerim vardır.
Elbette her kuruluşta olduğu gibi, basiretsiz ve vicdansız idareciler bu kuruluşlarda da olabilir.
O yüzden bu kuruluşları sık sık ziyaret edin.
Yaşlılarımızla ve çocuklarımızla bir sevgi bağı oluşturun.
Ama her şeyden daha ziyade, oradaki emekçi kardeşlerimle, işçi arkadaşlarımla mutlaka bir kardeşlik köprüsü kurun.
